...

Logo Pasino du Havre - Casino-Hôtel - Spa
in partnership with
Logo Nextory

DSÖ uyardı: Bu dört sektör, Avrupa'da yılda 2,7 milyon kişinin ölümüne neden oluyor

• Jun 13, 2024, 9:57 AM
5 min de lecture
1

Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) yeni raporuna göre, tütün, üretim sürecinde ağır işlemlere tabi tutulan gıdalar olan ultra işlenmiş gıdalar, fosil yakıt ve alkollü içecek endüstrileri Avrupa'da her yıl 2.7 milyon kişinin ölümüne neden oluyor.

Söz konusu sektörlerin kıtadaki tüm ölümlerin yaklaşık dörtte birinden "tamamen veya kısmen sorumlu" olduğunu ortaya koyan raporda, "Bu dört sektör Avrupa'da her gün en az 7.000 kişiyi öldürüyor. Aynı büyük ticari kuruluşlar, halkı zararlı ürünlerden ve pazarlamadan koruyacak ve sağlık politikasını endüstri müdahalesinden koruyacak düzenlemeleri de engelliyor" ifadeleri yer aldı.

Ticari endüstrilere ciddi bir eleştiri yöneltilen raporda, bu endüstrilerin halk sağlığı pahasına karlarını arttırmak için pazarlama taktiklerini nasıl kullandıkları detaylandırılıyor.

Raporda ayrıca, "Endüstriler karlarını maksimize etmek, pazar güçlerini arttırmak ve daha da büyüyebilecekleri en iyi ortamı yaratmak için benzer bir oyun kitabı kullanıyor" deniliyor.

DSÖ Avrupa, sağlığa zararlı ürünlerin nasıl pazarlandığı, çıkar çatışmalarının önlenmesi ve tekellerin ele alınması konularında daha güçlü düzenlemeler yapılması çağrısında bulunuyor.

Ticari endüstriler sağlığı nasıl etkiliyor?

Raporda yer alan verilere göre, tütün bölgede yılda 1,1 milyon kişinin, alkol ise 420.000'den fazla kişinin ölümüne neden oluyor.

Fosil yakıtlar bölgede yılda yarım milyondan fazla ölüme neden olurken, işlenmiş et, sodyum, şekerli içecekler ve yağ oranı yüksek diyetler de bölgede yılda yaklaşık 390.000 ölüme yol açıyor.

DSÖ, politikayı etkilemeye çalışan ticari aktörlerin, kendilerini "ürünleriyle ilişkili sağlık zararlarını ele almada hükümetlerin kilit ortakları" olarak gösterdiğini ve dikkatleri ürünlerinin zararlarından uzaklaştırmaya çalıştığını söyledi.

Raporda verilen örneklerden biri, tütün şirketi Philip Morris International'ın Covid-19 salgını ile mücadele kapsamında vantilatör bağışlaması.

Bir başka örnek olayda ise rapor, endüstrinin Estonya'da şekerle tatlandırılmış içeceklere getirilen vergiye karşı çıkmak için nasıl bir halkla ilişkiler kampanyası yürüttüğünü detaylandırıyor.

"Endüstrinin taktikleri arasında hedefli pazarlama stratejileri yoluyla savunmasız insanların istismar edilmesi, tüketicilerin yanıltılması ve ürünlerinin faydaları veya çevresel referansları hakkında yanlış iddialarda bulunulması yer alıyor" ifadeleri yer aldı.

Raporu sunan Belçika Başbakan Yardımcısı ve Sağlık Bakanı Frank Vandenbroucke ise yaptığı açıklamada, "Mevcut çabalarımız, ticari aktörlerin sağlık üzerindeki zararlı uygulamalarını ve özellikle de sağlığa zarar veren endüstrilerin uygulamalarını düzenlemekte hala yetersiz kalmakta," dedi.

"Yeni seçilen tüm Avrupalı parlamenterleri ve politika yapıcıları bu sorunun boyutunu ve endüstri uygulamalarının halk sağlığı ve demokratik süreçlerimiz üzerindeki geniş kapsamlı etkisini görmeye çağırıyorum."

Avrupa'da gıda ve içecek endüstrisini temsil eden ve yapay olarak tatlandırılmış içeceklerle ilgili bölümde özellikle adı geçen FoodDrinkEurope'den rapora cevap gecikmedi.

Şirketin bilim direktörü Rebeca Fernandez yaptığı açıklamada, işlenmiş gıdaların tüketimini, tütün ve fosil yakıt endüstrileri ile ilişkilendirmenin "sorumsuzca ve son derece yanıltıcı olduğunu" söyledi.

"Hepimizin gıdaya ihtiyacı var - ve hepimizin işlenmiş gıdaya ihtiyacı var," diyen Fernandez, DSÖ raporunun ultra işlenmiş gıdaların "üzerinde uzlaşılmış bir tanımı" olmadığına işaret etmediğini de sözlerine ekledi.