Festival boykotu: İngiltere’de Filistin bayrağı nedeniyle set kesildi

Bu hafta sonu İngiltere’nin Portsmouth kentinde düzenlenen Victorious Festival, kısa kesilen bir performans nedeniyle sanatçı boykotlarıyla gündeme geldi.

Cuma günü (22 Ağustos) sahne alan İrlandalı grup The Mary Wallopers, açılış şarkılarının ortasındayken festival organizatörleri tarafından seslerinin kesildiğini açıkladı. Seyirciler “Özgür Filistin” sloganları atarak gruba destek verirken, sahnedeki Filistin bayrağı da kaldırıldı.

Festival sözcüsü ise farklı bir tablo çizdi: “Sanatçıyla öncesinde, festivalin uzun süredir uygulanan ‘sahneye herhangi bir bayrak çıkarılmaması’ kuralı hakkında konuştuk. Görüşlerini ifade etme haklarına saygı duyduğumuzu da belirttik. Sahnede politikamıza aykırı bir bayrak sergilenmesine rağmen performans o noktada bitirilmedi, şarkıyı durdurma kararı sanatçıya aitti.”

Ancak bu açıklamanın yanıltıcı olduğu ortaya çıktı.

The Mary Wallopers, cumartesi günü hayranlarına yaptıkları Instagram paylaşımında festivalde yaşananları ve arka planı açıkladı. Grup, “Dün Gazze’de kıtlık ilan edildi, İsrail saldırılarında en az 65 kişi öldürüldü ve İsrail, Batı Şeria’yı ikiye bölme planlarını sürdürdü. Bunlar dünle ilgili önemli gerçekler,” ifadelerini kullandı.

Açıklamada, gıda krizleri konusunda dünyanın önde gelen otoritesi Entegre Gıda Güvenliği Aşama Sınıflandırması (IPC)’nın, geçtiğimiz cuma günü Gazze’de kıtlığın resmen başladığını duyurduğu hatırlatıldı. IPC, ateşkes sağlanmadığı ve insani yardımlara yönelik kısıtlamalar sona ermediği takdirde kıtlığın tüm bölgeye yayılabileceği uyarısında bulunmuştu.

Grup, festival yönetiminin basına yaptığı açıklamayı da sert sözlerle eleştirdi: “Festival, sesimizin ‘Özgür Filistin’ çağrısı nedeniyle değil, ayrımcı bir slogan nedeniyle kesildiğini öne sürerek kamuoyunu yanılttı. Oysa videomuzda Victorious ekibinden birinin sahneye gelip gösterimize müdahale ettiği, bayrağı indirdiği ve ‘Özgür Filistin’ sloganının ardından sesin kesildiği açıkça görülüyor. Aynı kişinin, ‘bayrak kaldırılana kadar çalmayacaksınız’ dediği de duyuluyor.”

Bu gelişmelerin ardından The Last Dinner Party, Cliffords ve The Academic gibi birçok sanatçı festival programlarından çekildiklerini açıkladı.

The Last Dinner Party yaptığı açıklamada, "Dün Victorious'ta The Mary Wallopers'ın susturulmasına yönelik alınan karara öfkeliyiz," dedi. "Bir grup olarak siyasi sansürü onaylayamayız ve bu nedenle bugün festivali boykot edeceğiz."

Grup şunları ekledi: "Gazzeliler iki yıldır tırmanan şiddetin ardından kasıtlı olarak feci bir kıtlığa sürüklenirken, sanatçıların platformlarını bu soruna dikkat çekmek için kullanmaları acil ve açıktır. Apolitik bir imajı korumak için dikkatleri soykırımdan başka yöne çekme çabası görmek son derece hayal kırıklığı yaratıyor."

"Bu yaz boyunca sahnelerimizi izleyicilerimizi Filistinliler için Tıbbi Yardım'a bir içki parası bile bağışlamaya teşvik etmek için kullandık ve bugün sizi de aynı şeyi yapmaya her zamankinden daha fazla çağırıyoruz," diye devam ettiler. "Bugün bizi görmeyi dört gözle bekleyen hayranlarımızdan çok özür dileriz ve hem bizi hem de sizi üzen bu duruma düşmekten dolayı yıkılmış durumdayız."

The Academic, "ifade özgürlüğünü ve görüşlerinizi ifade etme hakkını susturan bir festivalde vicdanen ayağa kalkıp çalamayacaklarını" söylerken, Cliffords da şunları söyledi "Filistin halkına desteğimizi gösterdiğimiz için sansürleneceksek çalmayı reddediyoruz."

Boykotla karşı karşıya kalan festival ikinci bir açıklama yayınlayarak "politikalarımızla ilgili açıklamayı hassas bir şekilde ya da mantıklı bir sonuca varılmasını sağlayacak kadar önceden ele almadıklarını" söyledi.

Festival yönetimi, olayların ardından yazılı bir açıklama yayımlayarak özür diledi: “İlgili herkesten içtenlikle özür dilemek isteriz. Sanatçıların yasalar ve etkinliğin kapsayıcı doğası çerçevesinde görüşlerini sahneden özgürce ifade etme hakkını kesinlikle destekliyoruz. Daha geniş kapsamlı etkinlik yönetimi ve güvenlik nedenleriyle uzun süredir uyguladığımız ‘sahneye hiçbir tür bayrak çıkarılmaması’ politikamız bu haktan ödün vermek anlamına gelmemektedir. Mikrofonların daha uzun süre açık kalmasına rağmen, The Mary Wallopers’ın dinleyicilerinin sesi, grubun videosunda anlatıldığı gibi kesilmiş ve sonraki yorumlar halk tarafından duyulmamıştır.”

Festival ayrıca yeniden özür dileyerek, “Filistin halkı için insani yardım çabalarına önemli bir bağış” yapma sözü verdi.

Olayın yankıları festivalin sahiplik yapısına da yöneldi. Victorious, küresel yatırım şirketi KKR’ye bağlı Superstruct Entertainment tarafından işletiliyor. Bu yılın başlarında Massive Attack, Brian Eno ve birçok sanatçı, KKR’nin İsrail şirketleri ve işgal altındaki Filistin topraklarında faaliyet gösteren silah üreticilerinde hissesi bulunduğu iddiasıyla şirkete karşı seslerini yükseltmişti.

Sanatçılar, Field Day festivaline hitaben kaleme aldıkları açık mektupta şu ifadeleri kullanmıştı: “KKR, örneğin İsrail’in yeraltı veri merkezlerini geliştiren ve Batı Şeria’daki İsrail yerleşimlerinde yasadışı şekilde işgal edilmiş araziler üzerinde gayrimenkul reklamı yapan şirketlere milyarlarca pound yatırım yapıyor. Bu satın almanın Field Day’in tercihi olmadığını anlıyoruz, ancak yine de festivalin artık insanlığa karşı işlenen apartheid ve soykırım suçlarına karıştığı anlamına gelmektedir.”

Kneecap, ifade özgürlüğü tartışmalarının merkezinde sıkça yer alan isimlerden biri. İrlandalı rap grubu, platformlarını defalarca Yahudi halkına değil, İsrail’in Gazze’de yürüttüğü savaşa karşı seslerini yükseltmek için kullandıklarını vurguladı.

Buna rağmen pek çok siyasetçi bu yaz grubu festival programlarından çıkarmaya çalıştı; hatta Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Kneecap’i üç yıl boyunca ülkeye sokmama kararı aldı.

Grup, yöneltilen antisemitizm suçlamalarını ısrarla reddederek, bu ithamların kendilerine yönelik saldırılarda “dikkat dağıtmak, kafa karıştırmak ve soykırıma kılıf uydurmak” amacıyla bir silah gibi kullanıldığını savundu.