Fransa'nın 25 yaşındaki siber-seksizmle mücadele aktivistine ödül

25 yaşındaki Shanley Clemot McLaren, pek çok kişinin genç bir aktivist olarak tanımlayacağı bir isim. Fransa Dışişleri Bakanlığı'nda cinsiyet politikası sorumlusu olarak da çalışan Sciences Po Paris öğrencisi bu alanda hiç de yeni bir isim değil. McLaren feminist dava için ilk kez mücadele etmeye başladığında 17 yaşındaydı.

Şu anda altıncısı düzenlenen ve ana teması "kolektif eylemin gücü" olan Genç Aktivistler Zirvesi'nde "Uzağa Git, Birlikte Git" sloganıyla yaptığı çalışmalardan dolayı ödül aldı.

Shanley'nin feminist dava için mücadele etmeye başlamasına neden olan şey, Atlantik'in diğer yakasında başlayan ve sosyal medyanın ittiği bir kolektif eylem biçimiydi.

"#MeToo hareketi 2017 yılında feminizme olan ilgimi tetikledi. Ancak genç kadınların sesinin bu harekette temsil edilmediğini hissediyordum" diyor Euronews Culture'a.

O dönemde Shanley, sınıfındaki birçok kız arkadaşının erkek öğrencilerden cinsiyetçi yorumlar aldığını ve saldırganlıklarla uğraştığını duymaya başlamış. "Öğretim kadrosu bunun devam ettiğini biliyordu, ancak görmezden gelmeyi tercih ettiler" diyor.

Bunun üzerine, Fransız okullarındaki cinsiyetçiliğin yaygınlığını protesto etmek için okulunda bir eylem düzenlemeye karar verdi. Bu da Fransız medyasının dikkatini çekti ve o dönemde Cinsiyet Eşitliğinden Sorumlu Devlet Bakanı olarak görev yapan Marlène Schiappa, Shanley'i okullardaki cinsiyetçilik hakkında bir konuşma yapmak üzere Bakanlığa davet etti.

#StopFischa: Siber-seksizme karşı şikayet platformu

Üç yıl sonra, 2020'de Shanley, özellikle kadınları hedef alan çevrimiçi siber taciz vakalarının sayısının arttığını fark etmeye başladı.

Bu paylaşım ve yorumları sosyal medya platformlarına bildirmeye başlamasına rağmen, içeriğin sosyal medya ve anlık mesajlaşma uygulamalarında artmaya devam ettiğini fark etti.

Kadına Yönelik Şiddete Son ve Glitch UK gibi STK'lar tarafından yürütülen araştırmaların da ortaya koyduğu gibi, kadınlara yönelik çevrimiçi tacizdeki bu artış COVID-19 salgını döneminde daha da harlanmıştı.

Avrupa Kadın Lobisi tarafından hazırlanan bir rapora göre Avrupa'da kadınların siber zorbalığa maruz kalma olasılığı erkeklerden 27 kat daha fazla. Plan International'ın 31 ülkede gerçekleştirdiği ve 14.000'den fazla kız çocuğu ve genç kadını kapsayan bir başka araştırmada ise kadınların yüzde 58'inin çevrimiçi tacize maruz kaldığı tespit edildi.

Bu endişe verici gerçeklik Shanley'i, imaja dayalı cinsel istismar ve çevrimiçi cinsiyete dayalı şiddetle mücadeleye adanmış bir platform olan #StopFischa'yı kurmaya yöneltti. "Fischa" terimi Fransızca argoda "afficher" kelimesinin bir versiyonu ve ifşa etmek anlamını da taşır.

"Hesaplar bölgelere, departmanlara ya da şehirlere göre düzenlenmişti; örneğin "fishamarseille" adlı hesaplar vardı. Bu hesaplar, genç kızların isimleri, adresleri, telefon numaraları ve okulları gibi kişisel bilgilerini kullanarak, rızaları olmaksızın onlarla ilgili mahrem içerikleri paylaşmak için oluşturuldu." diye açıklıyor Shanley.

Shanley'nin oluşturduğu platform, bireylerin siber-seksizm vakalarını çevrimiçi bir form aracılığıyla bildirmelerine olanak tanıyor. #StopFischa, bir dizi sosyal medya kuruluşu tarafından "güvenilir bir hareket" olarak kaydedildi - yani hesapların silinmesi veya içeriğin kaldırılması için doğrudan bildirimde bulunabiliyor.

"13 yaşındaki bir kurbana nasıl yardım edersiniz?"

Euronews Culture'a konuşan Shanley, "Fransa'da özellikle cinsiyetçi ve cinsel siber zorbalık üzerine çalışan tek kuruluş biziz" dedi.

"Meta ile bir ortaklığımızın olmaması üzücü çünkü internette cinsiyetçiliği ve cinsiyetçi şiddeti temsil edecek bir ses yok ve dolayısıyla mağdurları temsil edecek daha az ses var."

Aktivist, gençlerin bazı sosyal medya platformlarının sahip olduğu şikayet formlarının karmaşıklığı nedeniyle gözlerinin korktuğundan endişe ediyor.

"Bugün 25 yaşındayım ve bu konu hakkında çok şey biliyorum. Instagram'da tacize uğradım ve Instagram'da çok karmaşık bir sayfada, hakkında konuşulan kanun maddelerini tam olarak alıntılamak zorunda olduğum bir form doldurabildim. Eğer 30 dakikamı ayırırsam bu tür şeyleri yapabilirim. Ama 13 yaşında bir kurban söz konusu olduğunda ne yaparsınız, nasıl yardım edersiniz?" sözleriyle endişesini dile getiriyor Shanley.

StopFischa platformu, siber-seksizm mağdurlarına hukuki ve psikolojik yardım sağlamanın yanı sıra, cinsiyete dayalı şiddete ilişkin Fransız yasalarının çizdiği çerçeve dahilinde başarılı bir şekilde mücadelesini sürdürüyor.

Ekip, internetin hangi köşelerinde kadınlara yönelik cinsiyetçi ve şiddet içeren söylemlerin ortaya çıktığını anlamak için çevrimiçi trendleri izleyerek önemli miktarda zaman harcıyor.

"Şu anda 'erkeksi' nitelikteki içeriklerde bir artış var" diyor Shanley.

"Maskülen influencer'ların yanı sıra erkeklerin, eşlerinin veya kız arkadaşlarının yapmasına izin vermedikleri veya vermeyecekleri şeyleri belirttikleri videolar yayınlamaya başladıkları bir TikTok trendi vardı" diyor.

"Örneğin, 'karım kız arkadaşlarıyla dışarı çıkamayacak, karım makyaj yapamayacak, vb.' şeklinde bir video çekiyorlar. Kız arkadaşlarını veya eşlerini kontrol etmek ve egemenlik altına almak için kullanılabilecek bir dizi kural ve önlemi teşvik ediyorlar" diye analiz ediyor Shanley.

Genç aktivist için bu içeriğin giderek daha cilalı bir görünüme bürünmesi, "maskülinistlerin" gizli gündemlerini daha da gizlediği için endişe verici.

Shanley, "Pek çok maskülinist sosyal medyada nasıl viral olunacağının kodlarında ustalaşmış durumda, bu da fikirleri için topluluklar ve kitlesel destek yaratabilecekleri anlamına geliyor" uyarısında bulunuyor.