...

Logo Pasino du Havre - Casino-Hôtel - Spa
in partnership with
Logo Nextory

Genetikçiler, Attila Hunları'nın kökenini ortaya çıkardı

• Mar 2, 2025, 10:07 AM
3 min de lecture
1

Hunların dördüncü yüzyıl Avrupa'sındaki kökenleri uzun zamandır tartışılıyor. Ancak yeni bir genetik çalışması, Avrupa Hunlarının Moğolistan'daki Büyük Hun İmparatorluğu (Hiungnu diye de bilinir) ile de bağlantılı olduklarını teyit ederken, son derece çeşitli bir genetik havuza sahip olduklarını gösterdi.

24 Şubat'ta hakemli bilimsel dergi PNAS'ta yayınlanan bir çalışmada araştırmacılar, 4. ve 5. yüzyıllardaki Avrupa Hunları ile M.Ö. 200'den M.S. 100'e kadar zirvede olan Hiungnu gibi Orta Asya göçebe grupları arasındaki bağlantıları araştırmak için 370 iskeletin genomlarına baktı.

Almanya'daki Max Planck Evrimsel Antropoloji Enstitüsü'nden araştırmacıların incelediği iskeletler üç gruba ayrılıyordu: M.Ö. 209 ile M.S. 98 yılları arasında Hiungnu döneminde ölmüş, Doğu Avrasya Bozkırı'ndan gelmiş insanlar; 2. ila 6. yüzyıllarda ölmüş Orta Asyalılar; ve 4. yüzyılın sonu ile 6. yüzyıl arasında Karpat Havzası'nda (modern Macaristan'ın çevresi) ölmüş Hun tarzı mezarlardan çıkarılanlar.

Bulgular, Orta Asya bozkırında ve Karpat Havzası'ndan 97 bireyin akraba olduğunu ortaya çıkardı. Bu bulgu, söz konusu göçebe gruplardaki insanların Avrasya ötesi genetik ilişkilerini sürdürdüğünü gösteriyordu.

Yüksek statülü mezarlara gömülmüş iki Hiungnu bireyinin ise Avrupa Hunları döneminde yaşamış kişilerin doğrudan ataları olduğu tespit edildi. Bu da iki grup arasında doğrudan genetik bağlantı olduğunun kanıtı.

Tarihçiler Hiungnu'nun dağılışından sonra Batı'ya göç eden grupların Avrupa Hunları'nın ataları olduğu hipotezini uzun zamandır savunuyprdu. Ancak bu ilişkiye dair bilimsel bir kanıt sunulamamış, hipotez daha çok kültürel ve göç yolları üzerinden kurulmuştu.

Öte yandan, Livescience'a göre, araştırmada DNA'sı incelenen Hunların çoğu, değişen miktarlarda Kuzeydoğu Asya kökeni de taşıyordu.

Araştırma makalesinde, "Avrupa'daki Hun krallığının nüfusu genetik açıdan oldukça heterojendi," ifadeleri yer aldı.

Araştırma, M.S. 370'li yıllarda Doğu Avrupa'ya göç eden Hunların genetik ve kültürel açıdan çeşitli bir grup olduğu sonucuna varıyor. Bu da "tek seferlik uzun mesafeli bir göçten ziyade daha karmaşık bir hareketlilik ve karışım sürecini" gösteriyor.

Avrupa Hunları, 4. yüzyılın sonlarına doğru Karadeniz'in kuzeyinden batıya doğru göç etmeye başladı. Bu göç, Kavimler Göçü'nü tetikleyen önemli olaylardan biri oldu. Hunlar, kısa sürede Doğu Avrupa'da güçlü bir imparatorluk kurarak Attila döneminde zirveye ulaştı. Göçleri, Avrupa'nın etnik yapısını ve siyasi haritasını önemli ölçüde değiştirdi.

Attila 434'te kardeşi Bleda ile birlikte merkezi Karpat Havzası ve çevresi olan Hun İmparatorluğu'nun başına geçmiş, 445'te Bleda'nın ölümünden sonra ise Hunların tek hükümdarı olmuştu.