İsrail'in Gazze Şeridi'nin işgali kararına tepkiler büyüyor

Dünya liderleri İsrail'in Gazze Şehri'nin kontrolünü ele geçirme kararını eleştirerek, bu hamlenin Gazze Şeridi'nde zaten felaket boyutlarında olan insani krizi daha da kötüleştirme riski taşıdığı uyarısında bulundu.
İsrail güvenlik kabinesi cuma günü erken saatlerde tartışmalı planı onaylayarak ülkenin Hamas'a karşı yaklaşık iki yıldır sürdürdüğü savaşta yeni bir tırmanışa işaret etti.
İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu'nun ofisinden yapılan açıklama, üst düzey güvenlik yetkilileri arasında saatler süren tartışmaların ardından geldi. Gazze'ye girme kararı, Netanyahu'nun daha önce ordunun "tüm Gazze'yi kontrol altına alacağı" yönündeki telkinleri ve aynı zamanda İsrail'in Gazze Şeridi'ni kalıcı olarak işgal etme niyetinde olmadığı yönündeki iddiaları ışığında alındı.
Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, kararın "bölgesel istikrarsızlığı artıracağı" ve "insani krizi daha da derinleştireceğine" dikkat çekilerek, "iki devletli çözüm doğrultusunda müzakereler[in] başlaması" çağrısında bulunuldu.
Açıklamada, "İsrail’in bölgedeki yayılmacı ve soykırımcı politikasının yeni bir aşamasını teşkil eden, Gazze’deki askeri harekatını genişletme yönündeki kararını en güçlü biçimde kınıyoruz," denildi.
İngiltere Başbakanı Keir Starmer kararı sert bir dille kınayarak, "İsrail'in Gazze'deki saldırısını daha da tırmandırma kararı yanlıştır ve bu kararı derhal gözden geçirmesi çağrısında bulunuyoruz," dedi.
"Bu eylem ne bu çatışmayı sona erdirecek ne de rehinelerin serbest bırakılmasına yardımcı olacaktır. Sadece daha fazla kan dökülmesine yol açacaktır," diye ekledi.
"İhtiyacımız olan şey ateşkes, insani yardımların artırılması, Hamas'ın tüm rehineleri serbest bırakması ve müzakere edilmiş bir çözümdür."
Starmer, Hamas'ın "Gazze'nin geleceğinde hiçbir rol oynayamayacağını ve silahsızlanmanın yanı sıra ülkeyi terk etmesi gerektiğini" de sözlerine ekledi. Starmer, İngiltere'nin müttefikleriyle birlikte "iki devletli çözümün bir parçası olarak" bölgede barışı tesis etmeye yönelik uzun vadeli bir strateji üzerinde çalıştığını söyledi.
Finlandiya Dışişleri Bakanı Elina Valtonen de bu endişeleri yineleyerek Gazze'de kötüleşen insani koşullar konusunda "son derece endişeli" olduğunu belirtti.
"Gazze'de derhal ateşkes sağlanmasını ve İsrailli rehinelerin derhal serbest bırakılmasını umuyoruz," dedi.
Avustralya'da Dışişleri Bakanı Penny Wong İsrail'i geri adım atmaya çağırarak "kalıcı zorla yerinden etmenin uluslararası hukukun ihlali olduğu" uyarısında bulundu.
ABD Başkanı Donald Trump bu hafta başında yaptığı açıklamada kararın "gerçekten İsrail'e bağlı" olduğunu söyledi ve Hamas'ı müzakereleri oyalamakla suçladı. "Gerçekten bir anlaşma yapmak istemediler," dedi.
BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri Volker Türk ise kararı eleştirerek şunları söyledi: "İsrail hükümetinin işgal altındaki Gazze Şeridi'ni tamamen askeri olarak ele geçirme planı derhal durdurulmalıdır."
"Bu karar, Uluslararası Adalet Divanı'nın İsrail'in işgalini bir an önce sona erdirmesi, üzerinde mutabık kalınan iki devletli çözümün hayata geçirilmesi ve Filistinlilerin kendi kaderlerini tayin etme hakkı yönündeki kararına aykırıdır."
'Savaş suçu ilanı'
İsrail içinde tepkiler bölünmüş durumdaydı. Muhalefet lideri Yair Lapid hükümetin planını kınadı ve askeri liderliğin tavsiyelerine aykırı olduğunu söyledi.
Lapid, "Plan, muharip birliklerin tükenmişliğini ve yorgunluğunu dikkate almaksızın, ordunun ve savunma kurumunun pozisyonuna tamamen aykırıdır," dedi.
Genelkurmay Başkanı Korgeneral Eyal Zamir perşembe günü erken saatlerde yaptığı açıklamada, planın rehinelerin hayatını tehlikeye atacağı ve orduyu daha da gereceği uyarısında bulundu.
Zamir son günlerde güvenlik kabinesi ile özellikle Gazze önerisi konusunda defalarca karşı karşıya geldi.
Perşembe günkü güvenlik kabinesi oturumundan önce Netanyahu, İsrail'in Gazze'nin tamamını kalıcı olarak kontrol etme niyeti olduğunu reddetti.
İsrailli lider Fox News'e, "Orayı elimizde tutmak istemiyoruz. Bir güvenlik çemberine sahip olmak istiyoruz," dedi. "Orayı [Gazze'yi] yönetmek istemiyoruz. Orada bir yönetim organı olarak bulunmak istemiyoruz."
İsrail'in Gazze Şeridi'nin yönetimini Arap güçlerinden oluşan bir koalisyona devretmeyi planladığını söyledi.
Bu açıklama, insani yardım örgütlerinin Gazze'de açlık ve yerinden edilmenin her geçen gün arttığı ağır koşullar konusunda uyarıda bulunmaya devam ettiği bir dönemde geldi.
Gazze'de devam etmekte olan İsrail-Hamas savaşı Gazze nüfusunun neredeyse tamamını yerinden etti, bölgedeki binaların ve altyapının yüzde 60'ından fazlasını tahrip etti ve 2 milyon sakinin çoğunu açlığın eşiğine getirdi.
Savaş, Hamas liderliğindeki militanların 7 Ekim 2023 tarihinde İsrail'in güneyine saldırarak yaklaşık 1.200 kişiyi öldürmesi ve 251 kişiyi rehin almasıyla başladı.
Yarısından daha azının hayatta olduğuna inanılmasına rağmen 50 rehine hala tutulmaktadır.
Hamas tarafından yönetilen Gazze Sağlık Bakanlığı'na göre İsrail'in saldırıları 60 binden fazla Filistinlinin ölümüyle sonuçlandı ve bu rakamlar savaşçılarla siviller arasında ayrım yapmıyor.
İsrail ordusu savaşın başlamasından bu yana yaklaşık 900 askerinin öldüğünü açıkladı.
Today