Yeni Zelanda'da bir asker casusluk girişiminde bulunduğunu kabul etti

Yeni Zelandalı askerin kimliği ve bilgi sızdırma girişiminin arkasındaki nedenler kamuoyuyla paylaşılmadı.

Askeri mahkeme belgelerine göre, 2019 yılında bir yabancı ajanla iletişim kurduğunu sanan asker, askeri üslerin telefon rehberleri ve haritaları, güvenlik zafiyetlerine dair analizler, kendi kimlik kartı ile askeri ağa giriş bilgileri gibi hassas verileri paylaşmaya çalıştı.

Suçlamaya göre, bu eylemler "Yeni Zelanda'nın güvenliğini veya savunmasını tehlikeye atabilecek" nitelikteydi.

Ancak asker, aslında bir yabancı ajanla değil, sağ görüşlü aşırı gruplar hakkında istihbarat toplayan gizli görevli bir Yeni Zelanda polis memuruyla iletişim halindeydi.

Asker, Mart 2019’da bir Avustralyalı beyaz ırkçının Christchurch’teki iki camide Müslümanlara yönelik düzenlediği ve 51 kişinin hayatını kaybettiği terör saldırısının ardından başlatılan bir operasyon kapsamında güvenlik güçlerinin radarına takıldı.

Mahkeme belgelerine göre polis memurları, askerle, üyesi olduğu grupla bağlantısı nedeniyle iki kez görüştü. Hükümet, yurt dışına iltica etme isteğinden haberdar olunca, onunla gizli görevdeki bir polis aracılığıyla iletişime geçildi.

Askerin sabit diski incelendiğinde, Christchurch saldırganı Brenton Tarrant’ın katliamı canlı yayınladığı videonun bir kopyası ile saldırıdan önce internette paylaştığı manifestoya rastlandı.

Yeni Zelanda’da bu tür içeriklere izinsiz sahip olmak suç sayılıyor. Bu suçu da kabul eden asker, ülkede "yasaklı materyalleri bulundurmak veya paylaşmak" nedeniyle mahkum edilen sayılı kişilerden biri oldu.

Avukatı Steve Winter’a göre, müvekkili duruşmada okunan ifadesinde, üyesi olduğu iki milliyetçi grubun "kendi görüşlerine yakın arkadaşlardan oluşan basit gruplar" olduğunu belirtti.

RNZ’nin (Radio New Zealand) haberine göre, Winter ayrıca müvekkilinin Christchurch saldırganının ideolojisini desteklemediğini belirtti.

Palmerston North kenti yakınlarındaki Linton Askeri Üssü’nde görev yapan asker, ayrıca askeri bir bilgisayar sistemine "dürüst olmayan amaçlarla" eriştiğini de kabul etti.

Başlangıçta kendisine yöneltilen 17 suçlamanın yerine getirilen bu üç yeni suçlamanın her biri, Yeni Zelanda yasalarına göre yedi ila 10 yıla kadar hapis cezası gerektirebiliyor. Cezasının, önümüzdeki birkaç gün içinde askeri bir heyet tarafından açıklanması bekleniyor.

Bu dava, Yeni Zelanda’da askeri mahkemede casusluk veya casusluk girişimi nedeniyle açılan ilk dava oldu. Bu türdeki son dava ise 1975 yılında sivil mahkemede görülmüş ve bir kamu görevlisi, Rus ajanlara bilgi sızdırdığı iddiasıyla yargılandığı davada beraat etmişti.

Yeni Zelanda ordusu, davadaki süreç tamamlanana kadar açıklama yapmayacaklarını bildirdi.