Rubio: ABD, Ekvador’daki 2 çeteyi 'yabancı terör örgütü' ilan etti

Yeni terör örgütü ilan edilen Los Lobos ve Los Choneros çeteleri, COVID-19 pandemisinden bu yana ülkede artan şiddetten sorumlu tutuluyor.
Rubio, bu statü değişikliğinin ABD hükümetine, Ekvador ile iş birliği içinde bu gruplara karşı ‘her türlü önlemi’ alma imkanı sağladığını belirtti.
Buna, suç örgütleriyle bağlantılı kişilerin ABD’deki mülklerine ve banka hesaplarına yönelik işlemler ile öldürülme yetkisi de dahil. Rubio, bunun ayrıca istihbarat paylaşımına da yardımcı olacağını ekledi.
Rubio, çeteleri “acımasız hayvanlar, teröristler” diye tanımladı.
Rubio’nun perşembe günü Quito’da gerçekleştirdiği görüşmeler, bir gün önce Meksikalı liderlerle yaptığı toplantıları takip ediyor. Bu toplantılar, Tren de Aragua çetesinin uyuşturucu kaçakçılarına yönelik ABD askeri saldırısı nedeniyle gölgelendi.
Trump yönetimi, saldırının Venezuela menşeli bir uyuşturucu taşıyan gemiye yönelik olduğunu ve geminin Tren de Aragua üyeleri tarafından yönetildiğini belirtti. ABD yetkilileri, geminin yükünün ABD’ye gitmek üzere olduğunu ve saldırıda 11 kişinin öldüğünü açıkladı.
Rubio, saldırıyı savundu ve gemiyi durdurup mürettebatı tutuklamak ve yasa dışı malı ele geçirmek yerine "vurduklarını" söyledi.
“Engelleme işe yaramıyor,” dedi Rubio çarşamba günü. “Başkanın emriyle, durdurmak yerine vurduk. Ve bu tekrar olacak. Belki şu anda oluyor, bilmiyorum ama önemli olan, ABD Başkanı’nın uyuşturucu-terör örgütlerine karşı savaş açacak olması.”
Saldırı, Latin Amerika liderlerinden karışık tepkiler aldı; ABD’nin askeri müdahale ve silah diplomasisi geçmişi bölgede hâlâ taze. Birçok lider, örneğin Meksika yetkilileri, saldırıyı doğrudan kınamak yerine ulusal egemenliğin korunmasının önemini vurguladı ve ABD’nin askeri müdahalesinin genişlemesinin ters etki yaratabileceğine dikkat çekti.
Meksika Dışişleri Bakanı Ramón de la Fuente, Rubio ile basın toplantısında, ülkesinin “müdahalesizlik ve çatışmaların barışçıl çözümü” tercih ettiğini vurguladı.
Ekvador da uyuşturucu kaçakçılığı ile ilgili sorunlar yaşıyor ve ABD yönetimi tarafından, ABD’den Ekvador’a yasa dışı göçmenlerin sınır dışı edilmesi için olası bir hedef ülke olarak görülüyor. ABD yetkilileri, Ekvador’un bu tür göçmenleri kabul etmesini sağlayacak bir anlaşma yapmak istediklerini belirtti; ancak Quito ile görüşmelerin durumu net değil.
Ekvador Devlet Başkanı Daniel Noboa, perşembe günü Rubio’ya, ABD’nin “terör tehdidini gerçekten ortadan kaldırma” çabaları için teşekkür etti. Görüşme öncesinde Rubio, sosyal medyada ABD ile Ekvador’un “yasa dışı göçü sona erdirmede uyumlu kilit ortaklar olduklarını” paylaşmıştı.
Birleşmiş Milletler’in son Dünya Uyuşturucu Raporu, Kolombiya, Ekvador ve Peru gibi Güney Amerika ülkelerinin 2022’de 2021’e göre daha fazla kokain ele geçirdiğini belirtiyor, ancak Beyaz Saray’ın son aylarda öne sürdüğü gibi Venezuela’ya aşırı rol atfetmiyor.
Raporda, “Kokain trafiğinin artmasının etkisi özellikle Ekvador’da hissedildi; son yıllarda hem yerel hem de sınır ötesi suç gruplarına bağlı ölümlü olaylar yaşandı,” ifadeleri yer alıyor.
COVID-19 pandemisinden bu yana Ekvador’da şiddet vakaları artışa geçti; uyuşturucu kaçakçıları ülkedeki operasyonlarını genişletti ve ülkenin muz endüstrisine yayıldı.
Güney Amerika ülkesi, yılda yaklaşık 6,5 milyon metrik ton (7,2 milyon ton) muz ihraç ederek dünyanın en büyük muz ihracatçısı konumunda. Kaçakçılar, muz dolu konteynerleri ürünlerini gizlemek için ideal araç olarak görüyor.
Ayrıca, Meksika, Kolombiya ve Balkanlar’dan gelen karteller Ekvador’a yerleşti; ülkenin ABD doları kullanması, zayıf yasalar ve kurumlar ile uzun süredir faaliyet gösteren acımasız çete ağları burayı cazip hale getiriyor.
Ekvador, Kolombiya’daki siyasi değişikliklerden sonra küresel kokain ticaretinde önem kazandı. Kolombiya’daki koka tarlaları, 2016’daki FARC’ın çözülmesinin ardından suç gruplarının dağılması nedeniyle sınır yakınlarına kaydı.
Rubio, And Dağları ülkesini ziyaret ederek Ekvador’un Çin ile yakın ilişkilerini ve bu ülkeye olan bağımlılığını ele alacak.