Fransa'da genel seçimler için oy verme işlemi başladı

Fransa'da milyonlarca seçmen, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerinin ardından aldığı erken seçim kararı sonrası Pazar günü sandık başında.

Ülkenin dört bir yanında genel seçimlerin ilk turu için oy verme işlemleri başladı.

İki turlu seçimlerde halk, Fransız Ulusal Meclis'indeki 577 sandalyeyi belirleyecek.

Sonuçların Avrupa finans piyasalarını, Batı'nın Ukrayna'ya desteğini, nükleer anlaşmaları doğrudan etkileyebileceği düşünülürken, çok sayıda Fransız'ın gündeminde ise "halktan kopuk" olmakla itham ettikleri Macron'un liderliği, enflasyon ve ekonomik kaygılar var.

Seçim kampanyaları sırasında, Marine Le Pen'in kurucusu olduğu aşırı sağcı Ulusal Birlik (RN) partisi, Çin menşeli sosyal medya uygulaması TikTok ve diğer aplikasyonlar üzerinden göçmen karşıtı tutumlarını ve halkın Macron'a yönelttiği eleştirileri sıkça dile getirdi.

Fransa'nın solunda yeni bir koalisyon olarak ortaya çıkan Yeni Halk Cephesi (NPF) de Macron'un partisi Rönesans ile iktidarın ortakları Demokrasi Hareketi (MoDem) ve Horizons (Ufuklar) ile seçim için "Cumhuriyet İçin Hep Birlikte" başlığı altındaki merkezci ittifaka meydan okuyor.

Fransa'nın denizaşırı bölgelerinde oy verme işlemi daha erken başlarken, anakaradaki sandıklar TSI 09:00'da (GMT 06:00) açıldı. İlk sonuçların yerel saatle 20:00'de kamuoyu ile paylaşılması ve gecenin ilerleyen saatlerinde resmi olmayan sonuçlara göre kazananın açıklanması bekleniyor.

IFOP Fiducial'ın son anketine göre, Ulusal Birlik partisi oyların yaklaşık yüzde 36'sını alarak birinci parti olacak.

Ülkede yükselen aşırı sağa karşı kurulan merkezciler, solcular ve Yeşiller'den oluşan sol ittifak Yeni Halk Cephesi'nin oyu ankette yaklaşık yüzde 28 çıkarken, Cumhurbaşkanı Macron'un merkez sağ partisi Rönesans'ın yüzde 20 civarında oy alacağı belirtildi.

577 sandalyeli Fransa parlamentosunda, çoğunluğu alabilmek için 289 sandalye kazanılması gerekiyor.

Ankete göre, Ulusal Birlik partisinin 260 ila 295 arasında sandalye elde etmesi bekleniyor.

Macron partisinin seçimleri kaybetmesi durumunda rakip partiden bir başbakan ile çalışmak zorunda kalacak.

Ulusal Birlik'in kazanması halinde Bardella'nın Fransa'nın bir sonraki başbakanı olması beklenirken, böyle bir durumda cumhurbaşkanı ve başbakanın farklı partilerden olduğu "kohabitasyon" senaryosu ortaya çıkıyor.

Fransızca kökenli "kohabitasyon" kavramı siyasette "birlikte yönetmek" anlamında kullanılıyor.

En son 1997-2002 yılları arasında muhafazakar Cumhurbaşkanı Jacques Chirac ile Sosyalist Başbakan Lionel Jospin hükümette birlikte görev almıştı.

Siyasi tarihçi Jean Garrigues, "Kohabitasyon durumunda, uygulanan politikalar ağırlıklı başbakanın politikaları olur," dedi.