Moldova lideri Sandu: AB'ye katılımımız her iki tarafın da yararına

Moldova Cumhurbaşkanı Maia Sandu, Euronews’in ev sahipliğinde düzenlenen Genişleme Zirvesi’nde, ülkesinin Avrupa Birliği’ne katılımının yalnızca Moldova için değil, AB’nin kendisi için de stratejik önem taşıdığını söyledi.

Moldovalı lider “AB’ye katılım Moldova’nın olduğu kadar Avrupa Birliği’nin de çıkarınadır. Çünkü bazı ülkelerin otoriter rejimler tarafından AB’ye karşı kullanılmasına izin verilemez. Gerçek bir entegrasyon perspektifi olmazsa, bu tam da yaşanacak olan bir şey,” dedi.

Sandu, Avrupa Komisyonu’nun kısa süre önce yayımladığı Genişleme Paketi sonrasında sürecin hızlandırılması gerektiğini vurguladı ve “Önümüzdeki birkaç ay içinde somut çözümler bulmamız gerekiyor,” dedi.

Komisyon, Moldova’nın yıl sonuna kadar kalan üç müzakere başlığını açma koşullarını yerine getirmesini bekliyor.

'2030’da Moldova’yı AB içinde görüyorum'

Sandu, konuşmasının sonunda ülkesinin 2030 yılına kadar AB üyesi olacağına inandığını söyledi.

“2030’da Moldova’yı Avrupa Birliği’nin bir parçası olarak görüyorum.”

Avrupa Komisyonu’na göre Moldova, reform hızını koruyabilirse müzakereleri 2028’de tamamlayabilir.

'Rusya’nın müdahalesi acımasız ve açık'

Moldova lideri, ülkesine yönelik Rusya müdahalelerinin 'acımasız ve görünür' olduğunu belirtti: “Rusya’nın etkisini Moldova’da görmek çok kolay, çünkü müdahale o kadar açık ki vatandaşların çoğu bunu bizzat gördü.”

Sandu, Moskova’nın dezenformasyon, manipülasyon ve halkı tehdit eden mesajlarla süreci baltalamaya çalıştığını söyledi.

“‘AB’yi seçerseniz, Ukrayna’nın başına gelenler sizin de başınıza gelir’. Bu, Rus propagandasının en sık kullandığı mesajlardan biri,” dedi.

Sandu ayrıca Rusya’nın devlet kurumlarını itibarsızlaştırmaya, huzursuzluk çıkarmaya ve oy satın almaya çalıştığını vurguladı.

Ülkede halkın çoğunluğu Romence konuşsa da önemli bir kesim Rusça konuşuyor; bu da Moldova’yı Rus etkisine tarihsel olarak daha hassas kılıyor. Buna rağmen, eylül ayında yapılan seçimlerde Sandu’nun Avrupa yanlısı Eylem ve Dayanışma Partisi (PAS) açık farkla birinci gelerek ülkenin AB yolundaki kararlılığını pekiştirdi.