İsrail, suç işlediği düşünülen Yahudi yerleşimciler için idari gözaltı kararı çıkarmayı bırakıyor
İsrail Savunma Bakanı Israel Katz, Cuma günü yaptığı açıklamada, işgal altındaki Batı Şeria'da Filistinlilere saldırmakla suçlanan Yahudi yerleşimcilere yönelik idari gözaltı emirlerinin çıkarılmasını askıya aldıklarını duyurdu.
Times of Israel'in aktarımına göre, Katz, "Yahudiye ve Samiriye'deki (Batı Şeria) Yahudi yerleşimcilerin ciddi Filistin terör tehditlerine ve haksız uluslararası yaptırımlara maruz kaldığı bir gerçeklikte, İsrail'in onlara karşı bu kadar sert bir adım atması uygunsuzdur," dedi.
"Suç işleme şüphesi varsa, failler adalete teslim edilebilir ve değilse, idari gözaltının dışında alınabilecek başka önleyici tedbirler vardır," diye ekledi.
İdari gözaltı emirleri, kişilerin suçlamalar kesinleşmeden altı aya kadar gözaltında tutulabilmesini sağlıyordu. Söz konusu emirler, sivillere yönelik cinayet, kundaklama ve ciddi fiziksel saldırı gibi suçlarla itham edilen kişiler için veriliyordu.
Anadolu Ajansı'nda (AA) yer alan habere göre halihazırda Yahudi yerleşimcilere yönelik bu türden idari emirler nadiren çıkarılıyordu. Ancak aşırı sağ görüşleriyle bilinen Katz, Yahudi yerleşimciler için idari gözaltı emri vermeyi resmen reddeden ilk savunma bakanı oldu.
Yeni karara göre, Yahudi yerleşimciler için emir çıkarılmazken, Batı Şeria'daki Filistinlilere karşı idari gözaltı emirleri verilmeye devam edecek.
Katz'ın duyurusu, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin (UCM) İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, eski Savunma Bakanı Yoav Gallant ve Hamas'ın askeri kanadı Kassam Tugayları'nın lideri Muhammed Deif hakkında çıkardığı yakalama kararının ardından geldi.
UCM, bahsi geçen kişileri "savaş suçu" ve "insanlığa karşı suç işlemekle" itham ediyor.
İsrail, Deif'in 13 Temmuz 2024'te el-Mevasi'de düzenlenen bir hava saldırısında öldürüldüğünü duyururken, Hamas ise o zamandan beri bu bilgiyi ne doğrulamış ne de yalanlamıştı.
Ölen Filistinli sayısı 44.000'e çıktı
İsrail ile Gazze Şeridi'ni yöneten Hamas arasındaki çatışmalar, 7 Ekim tarihinde tekrar alevlendi.
İsrail sınırını aşıp baskın yapan Hamas militanları, düzenledikleri saldırıda çoğu sivil olmak üzere yaklaşık 1.200 kişiyi öldürdü ve 250 kadar kişiyi de rehin aldı. Bu rehinelerin yaklaşık yarısı, Kasım ayında bir hafta süren ateşkes sırasında İsrail tarafından tutulan Filistinli mahkumlarla takas edilerek serbest bırakıldı.
İsrail, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun (BMGK) derhal ateşkes ilan edilmesini öngören kararına rağmen Hamas'ın 7 Ekim'deki saldırısından bu yana Gazze'ye yönelik saldırılarını ve sivil katliamlarını sürdürürken, uluslararası kınamalarla karşı karşıya kaldı.
Gazze'deki sağlık yetkililerine göre, 7 Ekim'den beri İsrail'in Gazze'de düzenlediği saldırılarda çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 44.000'den fazla Filistinli öldürüldü.
Harabeye dönüşen Gazze'nin pek çok bölgesinde gıdaya, temiz suya ve ilaca ulaşmak hala çok zor.
Güney Afrika'nın açtığı bir dava kapsamında İsrail, Uluslararası Adalet Divanı'nda soykırımla suçlanıyor.
Mahkeme, Başbakan Netanyahu yönetiminin, 6 Mayıs tarihinde işgal edilmeden önce bir milyondan fazla Filistinlinin sığındığı güneydeki Refah kentindeki faaliyetlerini derhal durdurmasına hükmetmişti.
Today