Belçika Dışişleri Bakanı: Gazze konusunda AB'nin güvenilirliği tehlikede

Prevot, Europe Conversation programına yaptığı açıklamada, “AB dış politikasının itibarı, Gazze’deki ‘savaş suçları’ ve Batı Şeria’daki yerleşim faaliyetlerinin durdurulamaması nedeniyle çökmekte,” dedi.

Gazze konusunda AB’nin İsrail’e karşı herhangi bir adım atmasını engelleyen Almanya, Avusturya, Macaristan, Bulgaristan ve Çek Cumhuriyeti gibi Avrupa ülkelerinin uluslararası hukuka uymakla yükümlü olduğunu belirtti.

“Bence tüm Avrupa ülkeleri daha fazlasını yapmalı. Elbette Almanya önemli bir aktör ama diğer Avrupa ülkeleri de inisiyatif almalı,” dedi. Almanya kısa süre önce İsrail’e silah ihracatını askıya aldı ancak AB içinde Yahudi devletinin en güçlü destekçisi konumunda.

“Örneğin, şiddet uygulayan yerleşimciler ve bazı Hamas liderlerine karşı belirli yaptırımlar konusunda 26 ülke olarak hemfikiriz.”

“Bunu engelleyen tek ülke var ve o da Macaristan.”

Savaş karşıtı güçlü kamuoyu, Belçika’daki beş partili koalisyonun Filistin’i tanıma kararında kilit rol oynadı.

CNCD-11.11.11 adlı STK koalisyonunun yaptığı bir ankete göre Belçikalıların yüzde 54’ten fazlası hükümetin İsrail’e ekonomik yaptırımlar uygulaması gibi adımlar atması gerektiğini düşünüyor; bu, “Filistin topraklarının yasa dışı İsrail işgaline” son vermeyi amaçlıyor.

“Vatandaşlarımız için özellikle Gazze’deki duruma ilişkin olarak, AB’nin neden güçlü kararlar alamadığını anlamak oldukça zor,” dedi.

“Televizyonu açtığımızda gördüğümüz farklı görüntüler karşısında neden belirli yaptırımlar uygulayamadığımızı anlamıyorlar,” diye ekledi.

Filistin’in tanınması yönündeki adım, uzun ve yoğun koalisyon müzakerelerinin ardından geldi. Sonuçta, Belçika’nın resmi tanıması yalnızca Hamas silahsızlanır ve 7 Ekim 2023’te alınan tüm rehineleri serbest bırakırsa gerçekleşecek.

Belçika’nın Filistin’i tanıma taahhüdü, Fransa ve İngiltere gibi birkaç Avrupa ülkesinin yaklaşımıyla uyumlu; bu ülkeler de ay sonunda New York’taki BM Genel Kurulu’nda tanıma kararı almayı planlıyor.

Belçika’nın konuyla ilgili geçen ayki açıklamasına İsrail hükümeti tepki göstererek, Başbakan Bart de Wever’i “İslami terörizmi yatıştırmaya çalışan zayıf bir lider” olmakla suçladı.

Prevot, Euronews’e yaptığı açıklamada, “Elbette İsrail hükümetinden alkış beklemiyordum, ama size vurgulamak isterim ki başbakanımız kesinlikle zayıf bir lider değil; koalisyon içinde güçlü taahhütleri olan biri,” dedi.

Ancak, sahadaki ağır koşulların hükümeti harekete geçmeye mecbur bıraktığını vurguladı.

“Sahadaki bağlam – özellikle Gazze’de – çocuklar, kadınlar, tüm insanlar, birçok vatandaş açlık çekiyor. Bu kabul edilemez. İsrail hükümetine hatırlatırım ki insani yardımı kesmek bir savaş suçudur,” diye konuştu.

Ayrıca, İsrail’in Gazze'nin tamamen işgali ve işgal altındaki Filistin topraklarında yeni yerleşim planları, Belçika’nın Filistin devletini tanıma kararında belirleyici bir faktör oldu; bu kararın İsrail ve dünya için “güçlü bir siyasi mesaj” göndermesini umduğunu söyledi.