...

Logo Pasino du Havre - Casino-Hôtel - Spa
in partnership with
Logo Nextory

AB'de 'nitelikli çoğunluk' önerisine Macaristan'dan veto

• Oct 2, 2025, 11:32 PM
4 min de lecture
1

Avrupalı liderler, Kopenhag’da iki gün süren zirveleri tamamladı. Zirveler, Rusya’nın bombardımanını artırdığı ve ABD’nin geri adım attığı kritik bir dönemde, vetolarıyla Ukrayna’ya yönelik ortak desteği engelleyen ve AB'ye meydan okuyan Macaristan Başbakanı Viktor Orban’ın engellemeleriyle gölgelendi.

Diğer liderlerin çağrılarına rağmen Orban, Ukrayna’nın AB üyelik başvurusu üzerindeki vetosunu kaldırmayı reddetti. Bu durum, Moldova’nın da müzakerelerde ilerlemesini engelliyor.

AB'nin genişlemesi ise tamamen mevcut üyeler arasındaki oy birliğine bağlı.

Yine Avrupa Konseyi Başkanı Antonio Costa'nın "oy birliği engelini" aşmak için sunduğu "nitelikli çoğunluk" girişimi de Orban tarafından veto edildi: "Bu plan öldü."

Ayrıca Orban, Rusya Merkez Bankası’nın Avrupa’daki dondurulmuş varlıklarının Ukrayna’ya kredi olarak verilmesi önerisini de reddetti.

140 milyar euroluk meblağın önemli bir bölümü Belçika'daki finansal kuruluş Euroclear'ın depolarında tutuluyor.

Bu nedenle Kopenhag'daki gayriresmi liderler zirvesi boyunca Belçika Başbakanı Bart De Wever, "riskin paylaşılması" çağrısında bulunmuştu.

"Bu mantıksız bir tutum değil. Maksimum yasal kesinlik ve dayanışma istiyorum," diyordu. Orban ise Wever'in endişelerini haklı buldu.

Belçika Başbakanı'nın argümanı için "çok eğitici" derken, "Belçika, sorumluluğun paylaşılmasını istiyor. Biz ise bu anlaşmanın bir parçası değiliz," ifadelerini kullandı.

"Eğer Avrupa Birliği, bir başkasının parasına el koymaya karar verirse, biz bunun bir tarafı olmayacağız. Dolayısıyla gelecekte herhangi bir sorumluluğumuz da olmayacak."

Avrupa Komisyonu ise, yaptırımların yenilenme sürecini değiştirerek mal varlıklarının dondurulmasını daha öngörülebilir kılmak istiyor. Fakat bunun için de tüm üyelerin onayı gerekiyor.

Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen, Kopenhag'daki zirvenin kapanışında, Orban'ın vetolarından duyduğu hayal kırıklığını dile getirdi:

“Stratejimize bağlı kalmalıyız ve AB’nin genişlemesi de bunun bir parçası. Bu konu yalnızca AB’yi değil, tüm Avrupa kıtasını ilgilendiriyor. Güçlü bir Avrupa inşa etmeliyiz ve bana göre bunun yolu birliği genişletmekten geçiyor.”

"Bir ülkenin ve Sayın Orban'ın kesinlikle tüm Avrupa'nın geleceğine ilişkin kararlar almasına izin vermeyeceğim," diye ekledi.

Frederiksen, Ukrayna’nın veto kalkana kadar teknik çalışmalarına devam edebileceğini ve ilk müzakere başlığı olan “Temeller” açılana kadar ilerleyebileceğini söyledi. Avrupa Komisyonu bu hafta, Ukrayna’nın altı müzakere alanındaki mevzuat taramasını “rekor hızla” tamamladığını duyurdu.

Frederiksen, “Orban’ı ikna edemezsek dahi Ukrayna ile Avrupa Komisyonu arasındaki çalışmaları sürdürmeliyiz,” dedi.

Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy ise, Orban'ın "seçim propagandası" yaptığını öne sürdü.

Macar lider 15 yıldır aralıksız iktidarda, fakat muhalefet lideri Peter Magyar karşısında en zorlu sınavını veriyor. Anketlerde önde olan Magyar, Nisan 2026'da yapılacak seçimlerde Orban’ın en güçlü rakibi olarak öne çıkıyor.

Zelenskiy, “Evet, Macaristan ile sorunlarımız var ve bunu açıkça söyleyebiliriz. Orbán bunu seçimler yüzünden yapıyor. Bence bu doğru değil. 40 milyonluk bir ülkenin AB’ye katılmasını engelliyor,” dedi.

Zelenskiy, Viktor Yanukoviç hükümetinin devrildiği 2014 Onur Devrimi’ne atıfta bulunarak, “Rusya bu savaşı, bizim Avrupa’ya doğrudan katılma irademiz ve seçimimiz nedeniyle başlattı. Biz diğer tüm Avrupa ülkeleriyle aynı değerleri paylaşıyor ve aynı şekilde düşünüyoruz” dedi.