...

Logo Pasino du Havre - Casino-Hôtel - Spa
in partnership with
Logo Nextory

Çek Cumhuriyeti, AB'nin Lübnan için derhal ateşkes kararını veto etti

• Oct 1, 2024, 4:16 PM
3 min de lecture
1

Çek Cumhuriyeti, İsrail ve Hizbullah taraflarına "derhal ateşkes" çağrısında bulunan ve Lübnan'da sivillerin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanmış saldırıları kınayan bir Avrupa Birliği (AB) açıklamasını veto ederek, bloğun Orta Doğu'daki son gelişmelere ortak bir yanıt vermesini engelledi.

Çek Cumhuriyeti, Macaristan ve Avusturya ile birlikte Avrupa'da İsrail'in en sadık destekçileri olarak görülüyor ve son aylarda İsrail'e karşı eleştirel bir yaklaşımdan kaçınıp tüm girişimleri boşa çıkarmaya çalıştılar.

Euronews'ün AB'den birkaç diplomat ve yetkiliyle iletişime geçerek doğruladığı veto kararı sonrası AB'nin dış politika şefi Josep Borrell tek başına bir açıklama yapmak durumunda kaldı.

Salı günü öğleden sonra değerlendirmede bulunan Borrell, "Lübnan'da çok sayıda sivilin ölmesi, altyapının tahrip edilmesi ve bunun uzun vadeli sonuçları düşünüldüğünde, her iki tarafta da ülke içinde yerinden edilmiş kişilerden ötürü üzüntü duyuyor ve bir kez daha her koşulda uluslararası insani hukuka saygı gösterilmesi çağrısında bulunuyoruz" dedi.

"Artık silahlar susmalı ve diplomasiye kulak verilmeli, taraflar diyalog içinde olmalı" diye ekledi.

Borrell pazartesi akşamı İsrail Savunma Kuvvetleri'nin (IDF) Lübnan'ın güneyindeki bazı bölgelere sınırlı kara harekatı düzenleme kararı almasından saatler önce gerçekleşen olağanüstü dışişleri bakanları toplantısının ardından ortak bir açıklama yapılacağını ima etmişti.

Bu, İsrail'in 2006'daki savaştan bu yana Lübnan'a yönelik kayıtlara geçmiş ilk kara harekatıydı.

Hizbullah'ın Gazze'deki Hamas militanlarına olan desteği ve ülkenin kuzey bölgelerine fırlatılan füzelerden ötürü yerinden edilmiş İsraillilerin evine dönemeyişi gibi nedenlerle başlatılan kara harekatı, Orta Doğu'daki krizi daha da tırmandırıyor ve bölgeyi Batılı ülkelerin çekindiği, topyekun, geniş çaplı bir savaşa sürüklüyor.

Fakat çatışmalardan duyulan endişeye rağmen Brüksel'de ortak bir açıklama yayınlanmasının önüne geçen perde arkasındaki mücadele, 7 Ekim saldırısından bu yana kamuoyu önünde İsrail'e yönelik tutum konusunda üye devletler arasındaki süregelen anlaşmazlıkları gözler önüne seriyor.

Metin, dışişleri bakanları toplantısından neredeyse 24 saat sonra gündeme alınmıştı.

Metinde taraflar arasında "derhal ateşkes" çağrısında bulunulurken, 2006'da onaylanan ve İsrail birliklerinin Lübnan'ın güneyinden çekilmesi ve Hizbullah'ın silahsızlandırılmasının istendiği Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) kararının "tam ve simetrik bir şekilde uygulanması" talep ediliyor.

Borrell metinde, "Hem İsrail hem de Lübnan'ın egemenliği garanti altına alınmalı. Herhangi bir askeri müdahalede mevcut durum daha da kötüleşecektir," notunu düşüyor.

Çek Cumhuriyeti'nin AB Daimi Temsilciliği, metindeki hangi bölüme katılmadıklarına dair gelen soruyu ve açıklama talebini yanıtsız bıraktı.

Veto kararı, ABD'li bir yetkilinin İran'ın İsrail'e "yakın bir zamanda" balistik füze saldırısı düzenlemeye hazırlandığı uyarısında bulunduğu bir dönemde alındı.