...

Logo Pasino du Havre - Casino-Hôtel - Spa
in partnership with
Logo Nextory

Avusturyalı aşırı sağcı parti lideri Helbert Kickl dokunulmazlığını kaybetti

• Dec 12, 2024, 1:44 PM
3 min de lecture
1

Avusturyalı milletvekilleri, aşırı sağcı Özgürlük Partisi (FPÖ) lideri Herbert Kickl'in dokunulmazlığını kaldırarak, bir parlamento soruşturmasında yalan ifade verdiği iddiasıyla yargılanabilir hale getirdi.

Bu karar, partisi Eylül ayında yapılan ulusal seçimlerden birinci parti olarak çıkan ancak Avusturya'daki diğer partilerin kendisiyle çalışmayı reddetmesi üzerine koalisyon hükümetine giremeyen Kickl için son siyasi gerileme oldu.

Avusturya savcılığı, Kickl'in çeşitli konularda yalan söylediği iddialarını araştırmak istiyor. Bu iddialar arasında, medyada kendisi hakkında olumlu haberlerin yer alması karşılığında reklam ödemeleri için kamu fonlarının kullanılması da yer alıyor.

Kickl, Avusturya medyasına verdiği demeçte 2017-2019 yılları arasında içişleri bakanlığı yaptığı dönemde "reklamlarla ilgilenmediğini" söylemişti.

Ancak o dönemde muhafazakar yaklaşımla bilinen Halk Partisi'nden (ÖVP) bir milletvekili Kickl'in yorumlarını sorguladı ve kendisi hakkında şikayette bulundu.

Kickl'in dokunulmazlığının kaldırılmasını teklif eden ÖVP milletvekili Christoph Zarits, oylama öncesinde parlamentoya yaptığı açıklamada, "Herbert Kickl için de diğer vatandaşlarla aynı kurallar geçerlidir," dedi.

FPÖ önergeye karşı oy kullanan tek parti oldu ve bunu partiye yönelik bir "kovuşturma" girişimi olarak kınadı.

Kickl'in partisi FPÖ, eylül ayındaki seçimlerde sandıktan birinci çıkınca Avusturya'nın diğer partilerinden milletvekilleri koalisyon kurmayı reddetti. Bu nedenle parti, hükümet kurmak için gereken parlamento çoğunluğunu sağlayamadı.

ÖVP'nin daha önce FPÖ ile iki kez koalisyon kurduğu Şansölye Karl Nehammer, Kickl'in başında olduğu bir hükümete girme ihtimalini kabul etmedi. Nehammer o dönemde Kickl'i ülke için bir "güvenlik riski" olarak tanımlamıştı.

Kickl Avusturya'da bölücü bir figür olarak öne çıkıyor.

COVID-19 salgını sırasında komplo teorileri ve şüpheli tıbbi iddialar ortaya atarak hayvanlardaki parazit solucanları tedavi etmek için kullanılan bir ilaç olan Ivermectin'in kullanımını teşvik etmişti.

Ayrıca Dünya Sağlık Örgütü'nü (DSÖ-WHO) "güç çıkarlarının uygulanması için bir araç" olarak nitelendirmişti.

FPÖ göç konusunda sert bir tutum sergilerken, Rusya'ya yönelik yaptırımların kaldırılmasının yanı sıra Ukrayna'ya askeri yardımın da sınırlandırılması çağrısında bulundu.

Avusturyalı parlamenterler ayrıca eski bir milletvekilinin Nazi sloganlarının atıldığı cenazesine katılan diğer üç FPÖ üyesinin dokunulmazlıklarının kaldırılmasına karar verdi.

Bu üç milletvekili, "Nazi partisinin ideolojisini desteklemeyi", "yeniden kurulmasını ya da Naziler tarafından işlenen insanlığa karşı suçları inkâr etmeyi" yasaklayan 1947 tarihli yasayı ihlal etmekle suçlanıyor.