Avusturya'da merkez partiler, aşırı sağ olmadan koalisyon anlaşmasına vardı

Avusturya'nın merkez partileri, ülkenin önde gelen aşırı sağ partisinin ulusal oyların en büyük kısmını kazandığı seçimlerden beş ay sonra bir koalisyon hükümeti kurma konusunda anlaştı.

Merkez sağ Avusturya Halk Partisi (ÖVP), merkez sol Sosyal Demokratlar (SPÖ) ve liberal Neos partisi Perşembe günü hükümet programlarını sunacak ve anlaşmanın üç parti tarafından da imzalanması halinde önümüzdeki hafta göreve başlayacak.

ÖVP'li Christian Stocker'in Başbakan, SPÖ'lü Andreas Babler'in ise Başbakan Yardımcısı olması bekleniyor.

Yerel basına yansıyan haberlere göre, yeni hükümetin programı "uzlaşı ve pragmatizmi" vurgulayacak.

Anlaşma için hala Neos'un taban üyelerinin onayı gerekiyor ve bu üyeler pazar günü anlaşmayı oylayacak.

ÖVP ve SPÖ geçmişte Avusturya'yı koalisyonlarla yönetti ancak 183 sandalyenin 92'si ile birlikte mümkün olan en az sandalye çoğunluğuna sahipler. Neos ise 18 sandalyeye sahip ve daha önce hiçbir ulusal hükümetin parçası olmamıştı.

Anlaşma, aşırı sağcı Özgürlük Partisi'ni (FPÖ) ve tartışmalı lideri Hebert Kickl'i beş ay süren rekor müzakerelerin ardından iktidarın dışında tutacak.

FPÖ geçen yıl eylül ayında Avusturya'da yapılan seçimlerden yüzde 28 oyla birinci parti olarak çıkmış ancak eski Şansölye Karl Nehammer başkanlığındaki ilk koalisyon görüşmelerinde saf dışı bırakılmıştı.

Bu görüşmeler Neos'un önerilen ekonomi politikası konusunda anlaşmazlıklarını dile getirmesinin ardından bozuldu.

FPÖ daha sonra ÖVP ile koalisyon görüşmelerine öncülük etme şansına sahip oldu ancak bu görüşmeler de ikilinin politika farklılıkları ve farklı bakanlıkların kontrolü konusunda çatışmasının ardından çöktü. Her iki tarafın üyeleri de görüşmelerin başarısız olmasından birbirlerini sorumlu tuttu.

ÖVP'nin Eyalet Partisi Başkanı Karl Mahrer, özellikle Avrupa'ya yönelik şüpheci görüşleri ve Rusya yanlısı tutumuyla tartışma yaratan FPÖ lideri Herbert Kickl'i suçladı.

Mahrer Avusturya Televizyonuna verdiği demeçte, "Herbert Kickl'in değiştiğini sanıyordum. Son haftalar, günler ve saatler onun hala bir güvenlik riski olduğunu kanıtladı," dedi.

Bu arada Kickl, partisini iktidardan uzak tutan bir hükümeti "kaybedenler koalisyonu" olarak nitelendirdi ve yeniden seçime gidilmesini talep etti.