Pasaportlardaki yeni cinsiyet kuralları ardından LGBTQ+ yolcular ABD seyahatlerinden vazgeçiyor
Birçok Avrupa ülkesi, ABD'ye seyahat etmeyi planlayan vatandaşları için seyahat rehberlerini revize etti ve transseksüel ve kendini ikili cinsiyet sınıflandırmasının dışında kabul eden (non-binary) yolcular için özel yeni tavsiyelerde bulundu.
Bu adım, Başkan Donald Trump'ın Ocak ayında erkek ve kadın olmak üzere sadece iki biyolojik cinsiyetin federal düzeyde tanınmasını öngören politikaları başlatmasının ardından geldi.
LGBTQ+ gezginler için bu durum, yerel eyalet yasalarının ve sosyal iklimin zaten sıkıntılı durumlar yaratabildiği ABD'yi ziyaret etme konusundaki endişeleri daha da arttırıyor.
Bunun da ötesinde, Trump tarafından yayınlanan ve daha sıkı sınır güvenliği, daha sıkı vize taraması ve göçmenlik baskısı ile ABD'nin Avrupa ile ilişkilerinin genel olarak bozulmasını içeren bu kararname, birçok Avrupalı turistin ABD'ye seyahat etmeyi yeniden düşünmesine neden oldu.
LGBTQ+ gezginler ABD sınırlarında gözaltına alınmaktan korkuyor
Trump'ın yeni politikaları özellikle transseksüel ve non-binary yolcular için belirsizlik yarattı çünkü ABD göçmenlik makamları artık 'doğumdaki cinsiyetlerini' gösteren belgeler isteyebilir.
Bu, pasaport, vize ya da vize muafiyeti gibi resmi belgelerdeki yasal cinsiyet işaretleri doğuştan gelen cinsiyetleriyle uyuşmayan ya da 'M' (Male - Erkek) ya da 'F' (Female - Kadın) yerine 'X' cinsiyet işaretine sahip olan bireylerin ABD'ye girmeye çalışırken zorluklarla karşılaşabileceği anlamına geliyor.
Bu durum, belgeleri ABD'nin yeni gereklilikleriyle uyuşmayan kişilerin sınırda gözaltına alınma olasılığı konusunda özellikle endişe yaratıyor.
Yolcular, göçmenlik bürosu görevlilerinin ziyaret amaçları, kalış süreleri ve nerede kalmayı planladıklarıyla ilgili rutin sorularını yanıtlamaya hazırlıklı olmalı. Yetkililer, ziyaretçileri daha uzun ve detaylı olan ikinci bir sorgulama turuna alabilir.
Düzinelerce Avrupa ülkesinden ABD'ye seyahat uyarısı
Yeni politikaların bir sonucu olarak, son birkaç ay içinde birçok Avrupa ülkesi yeni seyahat tavsiyeleri yayınladı.
Danimarka ve Almanya, pasaportlarında X cinsiyet işareti olan ya da cinsiyet değiştirenlerin seyahat etmeden önce ABD büyükelçiliğine başvurmalarını tavsiye ediyor.
Finlandiya, bir yolcunun pasaport cinsiyetinin doğum cinsiyetiyle uyuşmaması halinde ABD makamlarının seyahat izinlerini reddedebileceği konusunda uyarıyor.
İrlanda, ABD vize muafiyet formlarının 'doğumdaki biyolojik cinsiyetin' beyan edilmesini gerektirdiği konusunda uyarmakta ve özel gereklilikler için ABD Büyükelçiliği ile iletişime geçilmesini tavsiye ediyor.
Hollanda, ESTA veya vize başvurusunda bulunurken doğumdaki cinsiyetin belirtilmesi gerektiğini belirtmekte ve bazı ABD eyaletlerinin "LGBTIQ+ kişiler için olumsuz sonuçlar doğuran" yasalara sahip olduğuna dikkat çekiyor.
Portekiz, Finlandiya, Almanya ve diğer bazı Avrupa ülkeleri de, bazı Avrupalı yolcuların sınırda yaşadıkları sorunların ardından, vize veya vize muafiyeti gibi uygun belgelere sahip olmanın girişi garanti etmediğini vurguladı.
Mart ayında ABD'ye girmeye çalışırken girişlerine izin verilmeyen ve gözaltına alınan üç Alman vatandaşı gibi vakalar bu hatırlatmaların yapılmasına neden oldu.
Yetkililer, nihai kararların sınır görevlilerine ait olduğu uyarısında bulundu.
Avrupalı gezginler ABD'ye seyahat etmekte giderek daha isteksiz davranıyor
AB verileri, 2023 yılında Avrupalıların, ABD'ye seyahat için yaklaşık 155 milyar dolar (5,8 trilyon TL) harcadığını gösteriyor.
Ancak Donald Trump'ın Başkan olmasından bu yana giriş düzenlemelerine ilişkin tedirginlik, göçmenlere yönelik baskılar ve daha sıkı vize taramaları, ülkeyi ziyaret eden yabancı gezginlerin sayısında keskin bir düşüşe yol açtı.
ABD Ulusal Seyahat ve Turizm Ofisi'nin ilk verilerine göre Batı Avrupa'dan ABD'ye gelen ziyaretçi sayısı Şubat ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 14 artarken bu yıl yüzde 1 azaldı.
Fransız otel grubu Accor SA, bu yaz için Avrupa'dan ABD'ye yapılan rezervasyonlarda yüzde 25'lik bir düşüş olduğunu bildirdi.
LGBTQ+ seyahat acenteleri, müşterilerinden gelen taleplerin de bu artan endişeyi yansıttığını söylüyor.
Lüks LGBTQ+ seyahat acentesi Out of Office'in CEO'su Darren Burn, "LGBTQ+ müşterilerimizin ABD'ye seyahat konusundaki endişelerini dile getirmelerinde gözle görülür bir artış" yaşandığını belirtiyor.
Burn, "Müşterilerimizin soruları, genellikle kamusal alanlarda güvenlik, yasal korumalar ve sınırlarda veya otellerde nasıl muamele görebilecekleri ile ilgili oluyor" diye ekliyor.
Uluslararası Gey ve Lezbiyen Seyahat Birliği (IGLTA) de LGBTQ+ gezginlerin endişelerinde bir artış olduğunu gözlemledi.
Bütün bu endişelerin tamamen kabul edilebilir sebepleri olduğunu vurgulayan IGLTA Başkanı John Tanzella, "Birçok gezgin, özellikle LGBTQ+ karşıtı politikaların yürürlüğe girdiği eyaletlerde, cinsiyet onaylayıcı bakıma erişim, sınır güvenliği, pasaport cinsiyet işaretleri ve genel güvenlik konularında endişe duyuyor," ifadelerini kullandı.
ABD'yi ziyaret edecek LGBTQ+ gezginler için tavsiyeler
ABD'yi ziyaret etme konusunda endişeleri olan gezginler IGLTA'nın Cinsiyet Çeşitliliği Seyahat Danışma Grubu (GTAG) ile temasa geçebilirler.
Dünyanın dört bir yanından sektör liderlerinin gönüllü olarak oluşturduğu grup, "trans ve cinsiyet çeşitliliğine sahip gezginlerin özgürce, güvenli ve onurlu bir şekilde hareket edebilmelerini sağlamaya" kararlı.
GTAG kısa bir süre önce trans gezginlerin karşılaştıkları zorlukları tartışan ve işletmelerin belirsizlik ortamında LGBTQ+ ziyaretçileri desteklemeye devam etmeleri için uygulanabilir adımlar sunan bir webinar düzenledi.
Seyahat acentesi Out of Office de gezginler için kişiselleştirilmiş tavsiyeler sunabileceğini ve müşterilerin kendilerini en rahat hissedecekleri destinasyonlara öncelik vermek için güzergahları ayarlayabileceğini söylüyor.