AB eski Rekabet Komiseri Vestager: AB dijital kurallar konusunda verdiği sözlerin arkasında durmalı

AB'nin eski Rekabet Komiseri Margrethe Vestager, ABD'nin tarife indirimi karşılığında dönüm noktası niteliğindeki dijital yasaların daha yumuşak uygulanması için baskı yaptığı bir dönemde, Avrupa’nın kendi dijital kurallarının arkasında durması gerektiğini vurguladı.

Avrupalı yetkililer ve ABD’li muhatapları, temmuz ayında AB’nin Avrupa ürünlerine yüzde 15 gümrük vergisi getiren anlaşmayı kabul etmesinin ve enerji, silah alımı ile ABD’ye büyük yatırımlar yapmayı taahhüt etmesinin ardından ilk kez pazartesi günü Brüksel’de bir araya geldi.

Trump yönetimi ise çelik ve alüminyum gibi hâlihazırda yüzde 50 tarife uygulanan kilit sektörlerde muafiyet sağlanması karşılığında, büyük teknoloji şirketlerine yönelik AB dijital kurallarının daha yumuşak uygulanması için bastırıyor. AB ise kotaları iyileştirmeyi ve koşulları geliştirmeyi umuyor.

Vestager, kendi görev süresinde kabul edilen Dijital Piyasalar Yasası (DMA) ve Dijital Hizmetler Yasası’nın (DSA) AB tarafından kararlılıkla savunulması gerektiğini söyledi.

Euronews'e konuşan Vestager, “Bu delice bir şey değil. Bu kimseye karşı değil. Bu normal. Normal bir piyasada isteyeceğiniz şey zaten budur,” dedi ve “Avrupalılara dijital hizmetlerin güvenli olacağına dair söz verildi,” diye ekledi.

2014–2024 yılları arasında AB Komiseri olarak görev yapan Vestager, Google, Apple, Meta ve Amazon gibi büyük teknoloji şirketlerine rekabet soruşturmaları ve para cezaları uygulamasıyla uluslararası alanda tanınmış, hatta bir dönem Donald Trump tarafından “vergi kadını” olarak anılmıştı.

Vestager aynı zamanda, büyük çevrimiçi platformların gücünü sınırlamayı amaçlayan ve Washington’da bazı kesimler tarafından ABD’nin ekonomik çıkarlarına saldırı olarak görülen Dijital Piyasalar Yasası’nın (DMA) hayata geçirilmesinde de kilit rol oynadı.

Vestager, Euronews’e yaptığı açıklamada şöyle konuştu:

“Avrupalılara, dijital hizmetlerin zihinsel sağlıkları için, demokrasi için güvenli olacağına dair söz verdik ve elbette herhangi bir demokraside bu verilen sözlerin arkasında durmak esastır.”

Bir Avrupa yetkilisi ise pazartesi günü yapılan ABD-AB görüşmelerinin ardından Euronews’e, çelik, alüminyum ve dijital başlıklarının iki ayrı dosya olduğunu ve öyle ele alınması gerektiğini söyledi.

ABD Avrupalıları gümrük vergisi indirimi için dijital kuralları gevşetmeye zorluyor

AB Ticaret Başkanı Maros Sefcovic ile ABD Ticaret Bakanı Howard Lutnick ve ABD Ticaret Temsilcisi Jamieson Greer pazartesi günü bir araya geldi.

Başkan Donald Trump’a yakın bir isim olan ve yaz aylarında AB ile yüzde 15 gümrük vergisi getiren anlaşmayı onun adına müzakere eden Lutnick, Avrupa’nın dijital düzenlemeye ilişkin amiral gemisi politikalarını uygulama biçimini yeniden değerlendirmesi gerektiğini, aksi hâlde ek tarife indirimlerinin zor olacağını söyledi.

Lutnick, kuralların tamamen kaldırılmasını talep etmedi ancak dijital düzenlemelerin “Amerikan teknoloji şirketleri için daha dengeli” uygulanması gerektiğini belirtti.

Brüksel ise, Trump yönetiminin haziran ayında sanayi baskısı nedeniyle Avrupa çeliği ve alüminyumuna uyguladığı yüzde 50 gümrük vergilerinin düşürülmesi için yoğun çaba harcıyor.

Lutnick, Brüksel’de gazetecilere yaptığı açıklamada, ABD’nin AB’den “bu kuralları bir kenara bırakmasını değil, bizim için işe yarayan dengeli bir yaklaşım bulmasını” istediğini söyledi ve “O zaman çelik ve alüminyum meselelerini onlarla birlikte ele alacağız," diye ekledi.

Lutnick ve Greer ayrıca AB Teknoloji Komiseri Henna Virkkunen ile görüştü. Virkkunen, yaptığı açıklamada, AB’nin iki temel dijital düzenlemesi olan Dijital Piyasalar Yasası (DMA) ve Dijital Hizmetler Yasası’nın (DSA) önemini vurguladı. Bu açıklamalar, Komisyon’un şimdilik bu kuralları yumuşatmaya niyetli olmadığı şeklinde yorumlandı.

ABD’nin dijital mevzuata yönelik baskısına karşılık AB Ticaret Komiseri Maros Sefcovic, AB’nin mevzuatını ABD’ye anlatmak için yoğun bir çaba yürüttüğünü söyledi ve ABD şirketlerine ayrımcılık yapılmadığının altını çizdi.

Sefcovic’e göre bu kurallar, kökeni ne olursa olsun, AB tek pazarında faaliyet gösteren herkes için aynı şekilde uygulanıyor.