...

Logo Yotel Air CDG
in partnership with
Logo Nextory

Elektrikli araç paylaşım uygulamaları Avrupa'da popülerleşiyor: Denemeye değer mi?

• Jan 16, 2025, 1:40 PM
7 min de lecture
1

Kullanıcıların araç sahibi olmadan elektrikli seyahati denemeleri için kolay bir yol sunan elektrikli araç (EV) araç paylaşım hizmetleri, Avrupa genelinde ilgi görmeye başladı.

Elektrikli araçların benimsenmesini teşvik etmek ve şehirlerdeki trafik sıkışıklığını hafifletmek için tasarlanan bu programlar, şehir sakinlerinden turistlere kadar birçok kullanıcı için esneklik sağlıyor. Zipcar veya Share Now gibi araç paylaşım hizmetleri, kısa şehir gezileri için bir araca ihtiyaç duyanlara hitap ederek, genellikle bir uygulama aracılığıyla dakika, saat veya gün boyunca araç kiralama olanağı tanıyor.

Araçlar birden fazla uygun yerden kolayca alınıp bırakılabildiğinden, ister sadece birkaç saat ister tüm gün için ihtiyacınız olsun, kısa süreli kiralamalar için ideal olarak görülüyor.

Ancak Hertz veya Enterprise gibi geleneksel kiralama şirketleri daha uzun süreler için de kiralık EV'ler sunuyor.

Elektrikli araç paylaşım programları kimlere yönelik?

Elektrikli araç paylaşım programları özellikle şehir sakinleri için cazip. Bakım, sigorta veya park etme gibi olağan sahiplik yükleri olmadan araçlara erişim sunuyor.

Bu hizmetler, ara sıra araba kullanmaya ihtiyaç duyan ve geleneksel araçlara daha sürdürülebilir bir alternatif isteyenler için çözüm olabilir.

Elektrikli araç paylaşım programları ayrıca, kişisel bir araç almaya gücü yetmeyen düşük gelirli bireyler için bir ulaşım çözümü olarak da görülüyor.

Turistler de şehirleri keşfetmenin çevre dostu bir yolu olarak elektrikli araç paylaşımından yararlanırken, öğrenciler sadece ara sıra bir arabaya ihtiyaç duyabileceklerinden bu uygulamalardaki esneklik ve rahatlığı ideal buluyor.

Potansiyel elektrikli otomobil alıcıları için bu hizmetler, satın almadan önce elektrikli araçları test etmek için bir fırsat. Zira elektrikli sürüşün faydalarını ilk elden deneyimlemelerine olanak tanıyor.

Avrupa'da hangi elektrikli araç paylaşım programları var?

Share Now; Avusturya, Fransa, Almanya, İtalya, Hollanda ve İspanya'da bir mobil uygulama aracılığıyla "kullandığın kadar öde" modeliyle faaliyet gösteriyor. Mevcut elektrikli araçlar arasında Fiat 500e, Peugeot e-208 ve Opel Corsa-e gibi popüler modeller bulunuyor.

Madrid ve Milano'da Zity, tamamen elektrikli bir filo sunarak kullanıcıların yüzde 100 çevreci taşımacılığı tercih etmelerine olanak tanıyor.

Bu arada, Danimarka'nın Kopenhag ve Aarhus şehirlerindeki Green Mobility de hem elektrikli otomobil hem de kamyonet kiralamaya odaklanıyor.

İrlanda'nın GoCar hizmeti, saatlik veya günlük kiralanabilen geleneksel ve elektrikli araçların bir karışımını sunuyor.

Küresel olarak Zipcar, dünya çapında elektrikli araçlar sağlarken, eşler arası bir platform olan Turo, bireysel araç sahiplerini kiracılarla buluşturarak dünya çapında mevcut elektrikli araç yelpazesini genişletiyor.

Elektrikli araç paylaşım programlarının avantajları neler?

Uluslararası Temiz Ulaşım Konseyi (ICCT) tarafından yapılan araştırma, elektrikli araç paylaşım programlarının benzinli araçlara kıyasla emisyonları kullanıcı başına yüzde 43'e kadar azaltabildiğini ortaya koyuyor.

Bu programlar sadece emisyonları azaltmakla kalmıyor, aynı zamanda bireysel araç sahipliği ihtiyacını da azaltıyor, bu da yeni araçlara olan talebi ve araç üretiminin çevresel etkisini azaltıyor.

Ayrıca, araç paylaşım hizmetlerinin kullanıcıları genellikle yürüme, bisiklete binme veya toplu taşıma kullanma gibi daha sürdürülebilir ulaşım alışkanlıklarını benimseyerek toplam araç kilometresini ve buna bağlı emisyonları daha da düşürüyor.

Paylaşılan elektrikli araçlar daha verimli bir şekilde kullanılıyor ve paylaşılan bir elektrikli aracın potansiyel olarak 15 kadar özel aracın yerini alabileceği, trafik sıkışıklığını hafifletmeye ve genel çevresel ayak izini küçültmeye yardımcı olabileceği tahmin ediliyor.

Elektrikli araç paylaşım programlarının zorlukları neler?

Elektrikli araç paylaşım programları önemli faydalar sunarken, zorlukları da var. Çeşitli faktörler bunların yaygın olarak benimsenmesini yavaşlatıyor.

En büyük engellerden biri, yeterli şarj altyapısının olmaması; bu da "menzil kaygısına" yol açıyor. Kullanıcılar özellikle uzun yolculuklar için ihtiyaç duyduklarında bir şarj cihazına erişememekten endişeleniyor.

Ayrıca, elektrikli araçların (benzinli ve dizel alternatiflerine kıyasla) daha yüksek ön maliyetleri ve pahalı onarımları da araç kiralama operatörlerini elektrikli filolarını genişletmekten caydırabilir.

Bu engellere rağmen, altyapı iyileştirmeleri kullanıcı deneyimini önemli ölçüde geliştirebilir. Özellikle araç paylaşım noktalarının yakınında uygun şarj istasyonlarının mevcudiyetinin artırılması, kullanıcı güvenini ve memnuniyetini artırmak için çok önemli.

Şarj noktalarını finanse etmeyi ve elektrikli seyahat için teşvikler sunmayı amaçlayan hükümet politikaları ve hibeleri, bu zorlukların ele alınmasında çok önemli bir rol oynuyor.

Elektrikli araç paylaşımı, daha yeşil bir gelecek mi?

Elektrikli araç paylaşım programları, araç sahipliğine esnek ve çevre dostu bir alternatif sunuyor.

Bu hizmetler, kısa süreli kolaylık arayan kent sakinlerinden çevreye duyarlı bir şekilde şehirleri keşfeden turistlere kadar geniş bir kullanıcı yelpazesi için elektrikli araçlara kolay erişim sağlıyor.

Emisyonların azaltılması ve trafik sıkışıklığının hafifletilmesi gibi faydalarıyla çevresel etkisi açık.

Bununla birlikte, sınırlı şarj altyapısı ve elektrikli araçlarla ilişkili yüksek maliyet gibi zorluklar hala daha geniş çapta benimsenmeyi engelliyor.

Bu engellere rağmen, halka açık şarj ağlarında devam eden iyileştirmeler, elektrikli araç paylaşım programlarının daha çevreci mobilite çözümlerini teşvik etmeye devam etmesini sağlayabilir. Ayrıca daha fazla insanın elektrikli araçları benimsemesinin önünü açabilir ve daha temiz, daha sürdürülebilir bir geleceğe katkıda bulunabilir.

  • Geraldine Herbert, Sunday Independent gazetesinin otomotiv editörü ve e-mobilite uzmanı.