ABD, Ukrayna ile ticarette AB'yi devre dışı bırakmaya çalışıyor

Euronews'ün ulaştığı anlaşma taslağına göre Washington, Ukrayna'nın madenlerinden alacağı pay ve buna karşı sağlanacak güvenlik garantisini içeren olası bir mutabakatın, Kiev'in AB'ye üye olması halinde AB de dahil diğer müttefik ülkelere karşı sahip olabileceği yükümlülüklerden öncelikli olmasını istiyor.
Daha önce de bildirildiği gibi anlaşma hakkında bilgi sahibi olan bir kaynağın aktarımına göre, ABD çarşamba günü "Yeniden Yapılanma Yatırım Fonu" adında yeni bir anlaşmayı sonuçlandırma niyetinde.
Belgeye göre iki taraflı anlaşma ve buna bağlı finansman görüşmeleri, "ikili ve çok taraflı anlaşmalar mimarisinin ayrılmaz unsurlarını oluşturacağı gibi kalıcı barışı tesis etmede somut adımlar" teşkil edecek.
Taslağa göre fon, yeniden yapılanmanın savunulması ve Ukrayna'nın 2021 sonu gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYH) rakamına geri döndürülmesiyle faaliyet gösterecek.
Ukrayna hükümetinin fona gelirlerden işletme giderleri düşüldükten sonra yüzde 50 oranında katkı sağlaması bekleniyor, ancak Rusya tarafından işgal edilen ve geri kazanılacak topraklar için katkı payı yüzde 66'ya yükseltilecek.
Belgeye göre Ukrayna'nın fona katkıları "500 milyar ABD dolarına ulaşana kadar" devam edecek.
Anlaşma, "Ukrayna hükümetinin, anlaşma tarihinden sonra ABD'nin Ukrayna'ya sağladığı miktarın iki katına eşit bir meblağı fona ek olarak katkıda bulunmasını" ayrıca temin edecek.
Taslakta herhangi bir fon anlaşmasının, "Ukrayna'nın üçüncü taraflara karşı sahip olabileceği yükümlülüklerin ya da gelecekte üstlenebileceği olası yeni sorumlulukların fona yapacağı katkıları ya da bunları elden çıkarmasını engellemesini sağlamak için gerekli olanlar da dahil olmak üzere beyan ve garantiler içereceği" belirtiliyor.
Metin, özellikle AB'ye aday ülke Ukrayna'nın olası üyeliği göz önünde bulundurularak tasarlanmış gibi görünen ifadelerle devam ediyor: "Fon anlaşmasındaki yükümlülükler, Ukrayna'nın herhangi bir birliğe ve/veya serbest ticaret bölgesine katılması veya girmesinden kaynaklanan yükümlülüklerine halel getirmeyecektir."
Ne Ukrayna ne de ABD hükümeti taslak anlaşmayla ilgili yorum taleplerine henüz yanıt vermedi.
Avrupa Konseyi Başkanı Antonio Costa Pazartesi günü yaptığı açıklamada AB üyeliğinin Ukrayna'nın geleceğinin anahtarı olduğunu söyledi. AB liderleri ve Kanada Başbakanı Justin Trudeau ile Kiev'de ortak bir basın toplantısı düzenleyen Costa, AB'ye katılımın ülkenin geleceği için "en önemli güvenlik garantisi" olacağını söyledi.
Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Ukrayna'nın 2030'dan önce bile katılabileceğini söyledi.
Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy, ABD'nin Kiev'i desteklemeye devam edeceğini umduğunu söyledi.
"Avrupa ve ABD arasındaki birliği kaybetmemeliyiz," diyen Zelenskiy, Ukrayna'nın NATO ya da AB'ye olası üyeliğinin toprakların korunmasını önemli ölçüde geliştireceğini de sözlerine ekledi.
Güvenlik garantileri konusunda ise Zelenskiy görüşmelerin devam ettiğini fakat henüz kamuoyuna açıklanmadığını belirterek şu ifadeleri kullandı: "Güvenlik garantileri için gerekli birlikler ve altyapı konusunda görüşeceğiz, şu anda bunlar kamuoyuna açık değil çünkü henüz bir karar vermedik... İhtiyacımız olanı biliyorum, elbette paylaşacağız."
Stubb'dan "uyanış" çağrısı
Finlandiya Cumhurbaşkanı Alexander Stubb da Avrupalı liderlere müzakere masasına oturmalarında "uyanış" çağrısı yaptı.
Stubb, Avrupa ülkelerini Ukrayna'da barışa yönelik görüşmelerde müzakere masasına getirebilecekleri bir strateji geliştirmede daha güçlü bir rol üstlenmeye çağırdı. Ortak basın toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı şu ifadeleri kullandı: "Trans-Atlantik ortaklığında bir değişimin yaşandığını gördüğümüz geçtiğimiz iki hafta içinde... yeni bir gerçekliğe uyanmak zorundayız."
Today