Avrupa'da kanserle mücadelede en başarılı ülke hangisi?
Avrupa Birliği'nde (AB) 2021 yılında 1,1 milyon insanın ölüm nedeni kanserdi. Yani blok genelinde ikinci sıradaki ölüm nedeniydi. Kanser, toplam ölümlerin yüzde 21,6'sını temsil ediyordu.
Bilim insanları kanserle mücadelede eldeki tedavi yöntemlerini geliştirmeye veya hastalığın erken teşhisine yönelik çaba ve kaynak harcamakta.
Kanserle mücadelede başarılı olma oranları, hastalığın türüne ve ülkeye bağlı olarak önemli ölçüde değişiklik gösteriyor.
Bu noktada karşımıza "sağ kalım" terimi çıkıyor. Sağ kalım, tanı anından başlayıp ölüme kadar olan zamanı ifade eder. Genelde 1 yıllık veya 5 yıllık sağ kalım süreleri vardır.
CONCORD Merkezi Analitik Ekibi Baş Araştırmacısı ve Londra Hijyen ve Tropikal Tıp Okulu'ndan Profesör Michel Coleman ise, sağ kalım tahminlerinin "oran" değil, "olasılık" olduğunu vurguluyor.
"Oran, bir vaka oranı veya ölüm oranı gibi zamana bağlı bir niceliktir," diyor.
Euronews Sağlık, Avrupa'da kanserden sağ kalım oranlarını inceleyerek ülkeler arasındaki farklılıklara neden olan faktörlere ışık tuttu.
Avrupa'da kansere bağlı ölüm oranı
Veriler, Yunanistan, Macaristan ve Lüksemburg hariç 24 AB üyesini ve Avrupa'da yer alan diğer beş ülkeyi (İngiltere, İsviçre, Norveç, İzlanda ve Türkiye) kapsıyor. Dolayısıyla karşılaştırmalar bu 29 ülkeye dayanıyor.
Kanserden sağ kalım oranları sunulmadan önce, AB genelinde kansere bağlı ölümleri ve bu ölümlerin hangi kanser türünden kaynaklandığını göz önünde bulundurmak elzem.
OECD ve Eurostat'ın 2019 verilerine göre, akciğer kanseri erkekler arasında kansere bağlı ölümlerin yüzde 24'ünü, kadınlar arasında ise yüzde 15'ini oluşturuyor. Kolon kanseri ise her iki cinsiyette yüzde 12'lik bir paya sahip.
Prostat kanseri erkeklerdeki ölümlerin yüzde 10'unu oluştururken, meme kanseri kadınlardaki ölümlerin yüzde 16'sına denk geliyor.
Pankreas kanseri erkeklerde kansere bağlı ölümlerin yüzde 6'sını, kadınlarda ise yüzde 8'ini oluşturuyor.
Aşağıda açıkladığımız ve grafikte gösterdiğimiz gibi, sağ kalma tahminleri kanser türüne bağlı olarak büyük ölçüde değişebilir.
Kanser epidemiyolojisi profesörü Claudia Allemani ve Londra Hijyen ve Tropikal Tıp Okulu'ndaki meslektaşları tarafından 2018 yılında The Lancet'te yayınlanan ve CONCORD-3 verilerine dayanan 2010-2014 tahminlerini inceledikten sonra bunun bazı nedenlerine değineceğiz.
Avrupa genelinde akciğer kanserinde sağ kalım
Akciğer kanserinde sağ kalım, Avrupa genelinde önemli farklılıklar göstermekte olup en altta Bulgaristan (yüzde 7,7), en üstte İsviçre ve Letonya (yüzde 20,4) yer alırken 24 AB üye ülkesinin bulunduğu listede sağ kalım ortalaması yüzde 15.
Kayda değer sağ kalım rakamlarına sahip diğer ülkeler arasında İzlanda (yüzde 20,2), Avusturya (yüzde 19,7), İsveç (yüzde 19,5) ve Norveç (yüzde 19) var.
En alttaki Bulgaristan'ı (yüzde 7,7), Litvanya (yüzde 9,9), Hırvatistan (yüzde 10), Çekya (yüzde 10,6) ve Romanya (yüzde 11,1) takip ediyor.
Avrupa'nın en büyük beş ekonomisi arasında Almanya yüzde 18,3'lük sağ kalma oranıyla başı çekerken, onları Fransa (yüzde 17,3) ve İtalya (yüzde 15,9) takip ediyor. Ancak hem İspanya (yüzde 13,5) hem de İngiltere (yüzde 13,3) AB ortalamasının altında.
Norveç ve İsveç üst sıralarda yer alsa da Finlandiya'daki yüzde 13'lük sağ kalım oranı bir istisna olarak öne çıkıyor.
Avrupa genelinde kolon kanserinde sağ kalım
Kolon kanserinde sağ kalım oranları sıralamasının en alt basamağında yüzde 51,1 ile Hırvatistan, en üstte yüzde 72,1 ile Güney Kıbrıs yer alıyor. AB ortalaması ise yüzde 60.
Güney Kıbrıs'ı takip eden ülkeler İzlanda (yüzde 68,2), Belçika (yüzde 67,9), İsviçre (yüzde 67,3), Norveç (yüzde 66,7) ve yüzde 64,9 ile İsveç ve Finlandiya.
En alttaki Hırvatistan'ın üstünde Slovakya (yüzde 51,8), Romanya (yüzde 52,2), Bulgaristan (yüzde 52,4) ve Polonya (yüzde 52,9) var.
Avrupa'nın en büyük beş ekonomisi arasında Almanya yüzde 64,8 ile en yüksek sağ kalım oranına sahipken, İngiltere yüzde 60 ile en düşük oranda.
Prostat kanserinde sağ kalım oranı yüksek
Prostat kanserinde sağ kalma oranı diğer birçok kanser türüne kıyasla daha yüksek.
AB ortalaması yüzde 87 ve 12 ülke yüzde 90'ın üzerindeki sağ kalım seviyelerini yokladı. Güney Kıbrıs yüzde 99.2 ile en yüksek sağ kalım oranına sahip ülke olurken, onları Litvanya (yüzde 94.3) ve Belçika (yüzde 93.8) izledi.
En düşük sağ kalım oranı yüzde 68,3 ile Bulgaristan'da görülürken, Polonya, Romanya ve Slovakya'da yüzde 80'lik oranlar bildirildi.
Meme kanserindeki sağ kalım oranı da yüksek
Meme kanserinde sağ kalım oranı da nispeten yüksek olup 24 AB üye ülkesinin sıralandığı listede ortalama yüzde 82. Güney Kıbrıs yüzde 92,8'lik sağ kalma oranıyla sıralamanın başında yer alırken, onları İsveç, İzlanda, Finlandiya ve Norveç izliyor.
Avrupa'nın en büyük beş ekonomisi arasında, İspanya'da yüzde 85,2 ile Fransa'da yüzde 86,7 arasında değişen sağ kalım farkı çok az.
Litvanya ve Romanya, her iki ülke de yüzde 75'in altındaki oranlarla sıralamanın alt basamaklarında yer aldı.
Pankreas ve karaciğer kanserlerinde sağ kalım kritik derecede düşük
AB'de pankreas ve karaciğer kanserlerinde sağ kalım diğer birçok kansere kıyasla çok düşük.
En düşük oran yüzde 5,5 ile Malta'da. En yükseği ise yüzde 13,7 Letonya'da. AB ortalaması ise yaklaşık yüzde 9. İngiltere, yüzde 6,8'lik oranla en düşük sağ kalım oranına sahip altıncı ülke.
Karaciğer kanserinde ise, sağ kalım oranı Estonya'da yüzde 4,2, Belçika'da yüzde 20,7. AB ortalaması yaklaşık yüzde 12.
Bir kez daha, İngiltere yüzde 13 ile bu kanser türünde en düşük sağ kalım oranını bildirirken, İtalya yüzde 20,3 ile ikinci sırada.
Mide kanserinde sağ kalma oranı
Mide kanserinde sağ kalma, pankreas ve karaciğer kanserlerine kıyasla daha iyi olmakla birlikte, AB genelindeki yüzde 27'lik ortalamayla nispeten düşük sayılıyor.
Listenin en altında yüzde 16 ile Bulgaristan, en üstünde yüzde 37,5 ile Belçika var. Güney Kıbrıs, Avusturya ve Almanya, yüzde 30'un biraz üzerinde sağ kalma oranları bildiren diğer ülkeler.
Buna karşılık, Danimarka ve Hırvatistan'da sağ kalma oranı yüzde 20 veya altındaydı. İngiltere ise, yüzde 20,7'lik sağ kalma oranı ile en düşük beşinci sırada yer aldı.
Yumurtalık kanseri
AB'de yumurtalık kanseri için sağ kalma oranı ortalama yüzde 39,2'ydi.
İsveç yüzde 46.5 ile en yüksek sağ kalma oranını kaydederken, onları yüzde 45'i aşan oranlarla Güney Kıbrıs, Letonya ve Norveç takip etti.
Diğer taraftan, Malta ve İrlanda yüzde 30'un altındaki rakamlarla en düşük oranları bildirdi. İlk beş ekonomi arasında en düşük tahmin yüzde 36,2 ile İngiltere'ye ait.
Cilt kanserinde sağ kalma yüzde 80'i aştı
Cilt kanserinde sağ kalma oranı, yüzde 60,7 ile en alttaki Türkiye'den, yüzde 93,6 ile en üstteki İsviçre'ye kadar önemli ölçüde değişiklik gösteriyor. AB ortalaması ise yüzde 83.
Almanya, Avusturya ve Hollanda'ya ek olarak, tüm İskandinav ülkeleri yüzde 87'yi aşan sağ kalma oranları bildirdi.
Alt uçta ise Bulgaristan ve Polonya yüzde 70'in altındaki sağ kalma oranları ile Türkiye'nin üzerinde yer alıyor.
Lenf kanserinde yüzde 60
Bir tür kan kanseri olan lenfomada sağ kalma oranı AB genelinde ortalama yüzde 61'dir. Romanya ve Bulgaristan yüzde 45'in altında kalarak en düşük sağ kalma oranlarını bildirirken, İsviçre, Letonya ve İzlanda yüzde 71'i aşarak en yüksek oranları kaydettiler.
Oranlar kanser türleri arasında neden farklılık gösteriyor?
Epidemiyoloji profesörü Coleman, Euronews Health'e verdiği röportajda, "Bunlar çok farklı hastalıklar," dedi.
"Kanserin nerede oluştuğuna ve yakınında bulunan organın türüne bağlı olarak, hücrenin türüne, genetik yapısına göre, az ya da çok ölümcüldürler," diye ekledi.
Konuyla ilgili örnek veren akademisyen, beyinde ortaya çıkan bir tümörün bir insanı öldürme olasılığının, ayaktaki bir tümörden daha yüksek olduğunu belirtti.
Ancak sağ kalma oranlarındaki fark, yalnızca hastalıklar arasındaki çeşitlilikten kaynaklanmıyor. Coleman, diğer faktörler arasında tedavilerin mevcudiyeti ve gelişmişlik farklılıkların yanı sıra kanserin teşhis edildiği aşamanın da yer aldığını açıkladı.
"Eğer bir aşamada keşfedilmiş ve çok fazla bölgeye sıçramamış bir kanserde tedavi ile sağ kalımda daha iyi sonuçlar alınabilir," ifadelerini kullandı.
Ülkelerdeki farklılık
Coleman, ülkeler arasındaki sağ kalma oranlarındaki farklılıklar konusunda iki açıklamada bulunuyor.
İlki, hastalığın hangi evrede keşfedildiği. İkincisi, az ya da çok etkili olan farklı tedavilerin mevcudiyeti ve bunlara erişim de ülkeler arasında farklılıklar.
"Örneğin, tüm kanserlerin neredeyse yarısı için potansiyel olarak iyileştirici bir tedavi olarak kullanılan veya önemli olan radyoterapi, Batı ve Kuzey Avrupa'nın daha zengin ülkelerinde, Doğu ve bazı durumlarda Güney Avrupa'daki daha az gelişmiş ülkelere kıyasla çok daha yaygın bir şekilde mevcuttur."
Alman Kanser Araştırma Merkezi'nden (DKFZ) Dr. Volker Arndt, İngiltere'de hayatta kalma oranlarının Almanya ve Fransa'ya kıyasla neden daha düşük olduğuna ilişkin olarak Euronews Health'e şunları söyledi: "Bu fark muhtemelen sağlık hizmetleri kapasitesindeki farklılıklar ve sağlık sisteminin nasıl organize edildiği ile ilgilidir."
Aynı zamanda CONCORD'da Eş Baş Araştırmacı olan Allemani, tedaviye ulaşılabilirliğin kritik rolünü vurgulayarak, erken teşhisin çok önemli olduğunu, ancak etkili tedaviye erişim olmadan bunun yetersiz kalacağını belirtti.
Avrupa'da kanser kayıtlarının önemine de değinen Bakan, özellikle Doğu Avrupa'da pek çok kayıt sisteminin tehdit altında olduğunu söyledi.
Yesterday