'Sıfır Artı' sergisi: Çevre bilinci sanatla anlatıldı

Sıfır Atık Vakfı ile Rum Vakıfları Derneği’nin iş birliğinde düzenlenen “Sıfır Artı Sergisi,” Maraşlı Rum İlkokulu’nda sanat, çevre ve inanç topluluklarını buluşturdu.
Sıfır Atık Vakfı’nın “Sıfır Atık Artı” projesi kapsamında hazırlanan sergi, sürdürülebilirliği sanatın evrensel diliyle yorumladı. Rum Ortodoks topluluğu ile kurulan diyalog neticesinde ortaya çıkan bu iş birliği, çevresel duyarlılığın sanat yoluyla ifade bulabileceğini ve inanç topluluklarının dönüşümde öncü rol üstlenebileceğini ortaya koydu.
21 Temmuz’da Fener’de açılan sergi, İstanbul’un çok kültürlü hafızasına ev sahipliği yaparak, dini ve kültürel mekanların sürdürülebilirlik temelli uygulamalarda nasıl örnek teşkil edebileceğine dair ilham verici bir anlatı sundu.
Sergi, “Artık atık olmasın!” sloganıyla, kullanılmayanın yeniden değer kazanabileceğini, unutulanın hatırlanabileceğini ve atığın anlamla örülebileceğini vurguladı. Küratörlüğünü Yasin Tütüncü’nün üstlendiği sergide, Prof. Dr. Çiğdem Çuhadar Öz, Meyçem Ezengin, Mehlika Hilal Kırca ve Serkan Şerefhanoğlu, tekstil atıklarını sanatsal birer anlatı aracına dönüştürerek izleyicileri düşünsel ve duygusal bir yolculuğa çıkardı.
Serginin ilham kaynağı, 30 Mart 2025 Uluslararası Sıfır Atık Günü’nün teması olan “Moda ve Tekstilde Sıfır Atık Hedefi” oldu. Anadolu’nun binlerce yıllık dokuma geleneğinin simgesi sayılan "Pazırık Halısı"nın tekstil atıklarıyla yeniden dokunması ise, geçmişin bilgeliğini günümüzün çevresel sorumluluğuyla buluşturdu.
"Pazırık Halısı" isimli kolaj dokuma ve atık tekstil malzemeleri, etiket filtereleri, atık kıyafet fermuarları ve çeşitli tekstil malzemelerinden oluşan eserin sanatçısı Serkan Şerefhanoğlu eserle ilgili Euronews Türkçe'ye: "Bu halı aslında tarihteki bilinen en eski halı. Aynı zamanda yani 2500 yıllık bir halı. Aynı zamanda en eski bilinen Türk halısı. Ve Altay Dağları'nda Rus arkeolog tarafından bulunmuştu. Şu anda da Ermitaj Müzesi'nde de orijinali sergileniyor," dedi.
Diğer yandan Meyçem Erengin'in cam döküm ve kalıpta şekillendirme tekniğiyle yaptığı "Ellerimiz" adlı çalışması ise Anadolu'nun asırlık birikimini yansıtmayı amaçlıyor.
Prof. N. Didem Öz'ün "İsimsiz" adlı büyük bezayağı dokuması ise sergide ilgi çeken eserlerden biri. Sanatçı bu eseri, "Geri dönüştürülmüş atığın geçmişi ile şimdisi arasındaki değişken ve karmaşık ilişkiyi renk geçişleri ve desen yoğunluklarıyla anlatan, batik ve dokumanın birleşimiyle ortaya çıkan bir çalışmadır. Renkler ve desenler, bu karmaşık bağları simgeler," şeklinde tanımlıyor.
'İsraf insanlığın ortak sorunu'
Serginin resepsiyonunda konuşan İstanbul Valisi Davut Gül, Emine Erdoğan’ın öncülüğünde başlatılan Sıfır Atık Hareketi’nin dünya çapında yankı bulduğunu ve somut çıktılar ürettiğini vurguladı. Gül, kaynakların sınırlı, ihtiyaçların ise sınırsız olduğu günümüzde israfın ve kanaatsizliğin insanlığın en büyük sorunlarından biri olduğuna dikkat çekti. Çevre sorunlarının sınır, milliyet ve din tanımadan herkesi etkilediğini belirten Gül, “İsrafın ortadan kalkması, imkanlarla yetinmeyi benimsemek dünyadaki çatışmaların ve adaletsizliklerin azalmasına da katkı sağlayacaktır,” dedi.
'Sürdürülebilirlik ortak sorumluluk'
Kapanış resepsiyonunda söz alan Fener Rum Patriği Bartholomeos, inanç, sanat ve hafızanın sergide güçlü bir şekilde bir araya geldiğini belirterek, serginin gelecek nesillere karşı vicdani sorumlulukları hatırlattığını söyledi. Kaynakların sınırlı olduğu bir dünyada sınırsız büyüme arayışının kırılgan olduğunu vurgulayan Bartholomeos, “Sürdürülebilirliği merkeze alan üretim ve tüketim modelleri artık bir tercih değil, ortak bir sorumluluktur,” ifadelerini kullandı.
Patrik, sergideki eserlerin tüketim kültürünü sorgulatan güçlü mesajlar verdiğini belirterek, Sıfır Atık Hareketi’ni Tanrı’nın insana emanet ettiği dünyayı koruma çağrısı olarak nitelendirdi. Emine Erdoğan ile Papa arasında başlayan diyalogun farklı inançların ortak vicdanla buluşmasına örnek olduğunu ifade eden Bartholomeos, serginin atıkları fırsata dönüştürme yolunda ilham olmasını temenni etti.
'Küresel bir marka olduk'
Sıfır Atık Vakfı Başkanı Samed Ağırbaş, hareketin Emine Erdoğan’ın liderliğinde başladığını hatırlatarak vakfın bugün Türkiye’den dünyaya yayılan küresel bir marka hâline geldiğini ifade etti. 2022’de Birleşmiş Milletler Genel Kurulu kararıyla 30 Mart’ın “Uluslararası Sıfır Atık Günü” ilan edildiğini hatırlatan Ağırbaş, BM çatısı altında kurulan Sıfır Atık Danışma Kurulu’nun Onursal Başkanlığına da Emine Erdoğan’ın seçildiğini vurguladı.
Ağırbaş, vakfın Türkiye’nin 81 ilinde ve dünyanın 193 ülkesinde yürüttüğü çalışmalara dikkat çekerek, azınlık cemaatleriyle yürütülen ortak projelerin önemini vurguladı. “Ermeni Patriği ve Rum Patriği ile yaptığımız görüşmelerde ortak çevre çalışmalarında buluşma kararı aldık. İstanbul’un tarihi mekanlarında ve azınlık cemaatlerine ait eğitim kurumlarında sıfır atık faaliyetlerimizi artıracağız” dedi.
Yesterday