Alman neo-Nazi Liebich, ABD’den sığınma talebinde bulundu: 'Moskova'dan sevgilerle'

Aşırı sağcı Marla-Svenja Liebich (önceki adıyla Sven Liebich) hakkında, Chemnitz kadın cezaevinde başlaması gereken hapis cezasını çekmeye gitmediği için yakalama kararı çıkarıldı.

Polis, Liebich’in yurtdışına kaçtığını doğruladı. Bu durumun, bir ses kaydından anlaşıldığını belirtti. Açıklamaya göre, yaklaşık 60 kadar destekçisi, Liebich’in planladığı bir “ev partisi” için cezaevi önünde toplandı.

Kaçışın ardından Liebich’in sosyal medyada oldukça aktif olduğu dikkat çekti.

Liebich, X hesabında, “Kararımı kimse bilmiyordu – ne avukatım ne ailem,” diye yazdı. Paylaşımına, Moskova’daki Aziz Vasil Katedrali önünde kendisini gösteren bir poster fotoğrafı ekledi. Posterde “Moskova'dan sevgilerle, James Bond” yazısı ve #runningwoman etiketi yer alıyordu.

Aşırı sağcı isim Liebich, başka bir paylaşımında yeniden Rusya’ya atıfta bulunarak, “Gerçek bir avantaj: Küçük bir kızken yoğunlaştırılmış Rusça dersleri verilen bir okula gidiyordum, [...] Şimdi bunun ne kadarının zihnimde yer ettiğini fark ediyorum,” dedi.

Neo-Nazi Liebich daha sonra X’te yaptığı açıklamada, “Rusya Federasyonu topraklarında” bulunduğunu ve “Kremlin’e yakın yetkililerle görüştüğünü” duyurdu.

Liebich, buradan ABD’ye iltica başvurusunda bulunmayı planladığını da belirtti. “Orada ilgi gösterildi,” ifadelerini kullandı.

Almanya’nın yeni yasasının olası suistimali gündemde

Temmuz 2023’te aşırı sağcı faaliyetleri –nefret söylemi, hakaret ve iftira– nedeniyle bir buçuk yıl hapis cezasına çarptırılan ve o dönemde hala Sven adıyla bilinen Liebich, aradan geçen sürede yürürlüğe giren Öz Belirleme Yasası'ndan yararlandı. Bu yasa, trans ve ikili cinsiyet kategorisi içinde tanımlanmayan kişilerin isim ve cinsiyet kaydını kolayca değiştirmesine olanak tanıyor.

Cinsiyet kaydını ve adını değiştirdikten sonra cezasını bir kadın cezaevinde çekmeyi talep eden Liebich, geniş yankı uyandıran bir tartışmayı ateşledi. Oysa geçmişte Halle’deki Onur Yürüyüşü’nü sabote etmiş ve eşcinsel toplumu “toplumun parazitleri” olarak nitelemişti.

Federal İçişleri Bakanı Alexander Dobrindt (CSU), Liebich’i yasayı kötüye kullanmakla suçladı: “Yargı, kamuoyu ve siyaset burada aptal yerine konuyor,” dedi. Dobrindt, yasanın istismara karşı daha güçlü korunması gerektiğini vurgulayarak, “Şimdi cinsiyet değişikliğinin istismarı karşısında açık kuralları yeniden tesis etme tartışmasına ihtiyaç var,” ifadelerini kullandı.

Birleşmiş Milletler’in kadın ve kızlara yönelik şiddet özel raportörü Reem Alsalem de yasa çıkarken benzer uyarılarda bulunmuştu. Erkek şiddetinden etkilenen kadınların özellikle risk altında olduğunu belirten Alsalem, şiddet faillerinin yasayı kötüye kullanmasını engelleyecek koruyucu mekanizmaların eksik olduğunu söylemişti.

Kadın sığınma evleri, soyunma odaları ve ortak tuvaletlerin artık güvenli mekanlar olmaktan çıkabileceğini ifade eden Alsalem’in uyarılarını federal hükümet ise reddetmişti.