Erdoğan'dan Kıbrıs mesajı: Federasyon defteri bizim için kapanmıştır

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD ziyareti dönüşü gazetecilere yaptığı açıklamada ''Kıbrıs konusunda zihnimiz de politikamız da net. Federasyon defteri bizim için artık kapanmıştır,'' dedi.
Erdoğan şöyle devam etti: ''Kimse kelime oyunlarıyla bizi yeniden federasyon tartışmalarına çekemez. Kıbrıs Türkü Ada'da azınlık olmayı asla kabul etmeyecektir. Tek gerçekçi çözüm Ada'da iki ayrı devletin varlığının kabulüdür.''
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda da bu görüşü tekrarladıklarını belirten Erdoğan, ''Bu duruşumuzun değişmesini beklemek yanlış olur. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti seçimleri hayırlara vesile olsun istiyoruz. İnanıyoruz ki; Kıbrıs Türk halkı en doğru, en isabetli tercihi yapacaktır. Anavatan ve garantör olarak, Kıbrıs Türkü kardeşlerimizi asla yalnız bırakmayız,'' dedi.
Kuzey Kıbrıs'ta 19 Ekim'de genel seçimler düzenlenecek. Seçimlerde iktidardaki koalisyon hükümetini oluşturan Ulusal Birlik Partisi (UBP), Demokrat Parti (DP) ve Yeniden Doğuş Partisi (YDP) mevcut Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı ikinci kez aday olarak göstermiş durumda. Ona en yakın aday ise Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin (CTP) adayı Tufan Erhürman. Seçim yarışının başa baş gittiği söyleniyor.
Ankara'nın Tatar'la yakın ilişki içinde olduğu biliniyor. Hatta Kuzey Kıbrıs basını Adalet ve Kalkınma Partisi'nden (AK Parti) bazı isimlerin Tatar'a destek için adaya geldiğini yazdı.
Trump ile görüşme
Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump ile yaptığı görüşmeye ilişkin ise "Washington'dan memnun ayrılıyoruz. Atılan çamurlarla kirletilemeyecek kadar güzel bir ziyaretti," dedi.
AK Parti lideri, görüşmeye dair şunları söyledi: ''Trump ile çok kapsamlı bir görüşme yaptık. Savunma alanında iş birliğinin önünü açacak adımları, yapıcı bir bakış açısıyla irdeledik. Görüşmemizin temel konularından birini de Gazze'deki mezalimin sonlandırılmasına yönelik atılabilecek adımlar teşkil etti. Gazze'deki katliamları sonlandırma iradesinin ortaya konulması açısından buluşmamız çok çok önemliydi. Sayın Trump toplantıda Gazze'deki çatışmaların son bulmasını, kalıcı barışa ulaşmanın gerekliliğini ifade etti. İki devletli çözümün bölgede kalıcı barışı sağlayacak formül olduğunu, mevcut durumun sürdürülemeyeceğini ifade ettik. Sayın Trump da mevcut durumun böyle devam edemeyeceğinin farkında. Türkiye olarak temel hedefimiz, Gazze'deki katliamların bir an önce sona ermesidir."
Perşembe günü Beyaz Saray'da gerçekleşen ve iki saat 16 dakika süren görüşmede enerji ve ticaret alanı başta olmak üzere iki ülke arasında birçok anlaşma imzalanmıştı.
'Terör örgütlerinin Suriye'de geleceği yoktur'
Erdoğan, New York'ta Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile bölgedeki son durumu ele aldıklarını söyledi. Şara'nın Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'na katılmasının Suriye hükümetinin uluslararası meşruiyeti için çok önemli olduğunu belirten Erdoğan 'toprak bütünlüğü' vurgusu yaptı: ''Araplar, Türkmenler, Kürtler, Sünniler ve Nusayriler, Dürziler, Hristiyanlar… Yani tüm kimlikleriyle Suriyelilerin yan yana barış içinde yaşadığı bir ülke istiyoruz.''
Suriye yönetiminin de benzer görüşte olduğunu belirten Erdoğan şöyle devam etti: ''Bunu dinamitleyecek hiçbir girişime göz yummayız. Terör örgütlerinin Suriye'nin geleceğinde yeri yoktur, olamaz. Uluslararası toplum da Suriye'de barış ve istikrar için adımlar atmalı. Bölgedeki terör örgütlerini cesaretlendirici faaliyetlerden uzak durmalı. Özellikle Suriye'ye yönelik yaptırımların kaldırılmasını da çok ama çok önemsiyoruz."
Türkiye, yeni Şam yönetimiyle birlikte Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) yeni Suriye ordusuna entegre olmasında ısrarcı. Ankara bunun aksi halinde bölgeye daha önce yaptığı gibi askeri operasyon yapabileceğini söylüyor.
'Akdeniz'de kaynaklar konusunda yaklaşımımız nettir'
Cumhurbaşkanı, Türkiye'nin Akdeniz'de Mısırla tatbikatına ilişkin ise şunları belirtti: ''Mısır ile kurduğumuz iyi ilişkiler ve 13 yıl aradan sonra Deniz Kuvvetlerimizin Akdeniz'de birlikte tatbikat yapması Türkiye'nin bölgesel barışta ve güvenlikte oynadığı rolün somut göstergesidir. Türkiye ve Mısır bölgemizin iki önemli ülkesi. Son yıllarda ilişkilerimizdeki ilerleme tarihi seviyelerde. Bu iş birliği alanlarını artırmak için çalışıyoruz.''
'Türkiye-Libya-Mısır' yakınlaşmasının diğer ülkelerde nasıl yankı bulacağı sorulan Erdoğan şöyle devam etti: ''Türkiye'nin kimsenin hakkında, egemenliğinde gözü yoktur. Ancak kendi hak ve menfaatlerini de korumakta kararlıdır. Akdeniz'deki kaynaklar konusunda yaklaşımımız nettir. Biz bu kaynaklardan payımıza düşeni alır, kazan kazan ilkesiyle de komşularımızla birlikte iş yaparız.''
Today