...

Logo Pasino du Havre - Casino-Hôtel - Spa
in partnership with
Logo Nextory

Yahya Sinvar'ın öldürülmesi ardından Hamas ve Gazze'yi neler bekliyor?

• Oct 18, 2024, 8:59 AM
6 min de lecture
1

İsrail ordusunun Hamas lideri Yahya Sinvar'ın Gazze'nin güneyindeki Refah bölgesinde bir çatışmada öldürüldüğünü duyurmasının ardından Hamas'ın geleceği ve Gazze'de devam eden savaşın dinamiklerinde olası değişimler üzerine belirsizlik yaşanıyor.

Temmuz ayında örgütün siyasi büro şefi İsmail Haniye'nin İran'ın başkenti Tahran'da öldürülmesiyle, Hamas'ın Şura konseyi grubun yeni lideri olarak 7 Ekim saldırılarının mimarı Sinvar'ı seçti.

Ağustos ayında İsrail, Hamas'ın askeri kanadı Kassam Tugayları lideri Muhammed Deif'in de Temmuz ayında Gazze'de düzenlenen bir hava saldırısında öldüğünü doğruladığını açıklamıştı.

Hamas ise Deif'in ölümünü henüz doğrulamadı.

Ölümünden önce uzun yıllar Katar'da yaşayan Haniye'nin aksine Sinvar Gazze'den ayrılmadı. 2017'den bu yana Hamas'ın bölgedeki lideri olduğu halde nadiren kamuoyu önüne çıktı.

Şimdi, Sinvar'ın halefinin seçimi muhtemelen daha zorlu olacak.

Hamas'ın üst düzey liderlerinin çoğu ve Sinvar'ın üst düzey teğmenleri de geçtiğimiz yıllarda öldürüldü.

En bariz aday, Hamas'ın hala hayatta olan, grubun kurucu üyelerinden ve 1996'dan 2017'ye kadar Hamas'ın siyasi bürosu başkanlığını yapan Halid Meşal. Meşal şu ​​anda Katar'da bulunuyor.

Hamas'ın ana karar alma organı olan politbürosu içinden daha genç bir yüzü seçmesi de mümkün.

Bir diğer isim ise, Hamas'ın siyasi stratejilerini belirlemede kilit bir rol oynayan Musa Abu Marzouk. Hamas'ın siyasi büro başkan yardımcısı Marzouk, örgütün dış temsilciliğini yürüten ve diploması alanında en tecrübeli isimlerden biri olarak yer alıyor.

Özellikle Gazze dışından gelen yeni bir lider, Sinvar'dan daha fazla anlaşmaya varma eğiliminde olabilir.

Gazze'de ateşkes mümkün mü?

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Sinvar’ın öldürülmesinin ardından yaptığı açıklamada savaşın bitmediğini açıkladı.

Gazze, Beyrut ve bölgede "ışığın karanlığa galip geldiğini" belirten Netanyahu, "İran liderliğindeki kötülük eksenini durdurmak ve farklı bir gelecek oluşturmak için büyük bir fırsatımız var. Tüm bölge için barış ve refah dolu bir gelecek," diyerek bölge liderlerine seslendi.

Sinvar'ın ölümü, İsrail'in giderek artan bir şekilde siyasi dikkatini ve askeri kaynaklarını Lübnan ve Suriye'de Hizbullah'la olan savaşına ve aynı zamanda Gazze'deki saldırılara rağmen İran'la artan doğrudan çatışmaya yönelttiği bir zamanda geldi.

Netanyahu'nun aynı zamanda Gazze'nin kuzeyindeki "D5" bölgesini kapalı bir askeri bölgeye çevirecek, sivil nüfusun tamamının güneye doğru hareket etmesi sağlanarak bölgeden tahliye edecek ve geri kalanları aç bırakacak bir planı da düşündüğü bildiriliyor.

İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, İsrail'in ABD'nin karşı çıktığı planla ilerlediğini yalanladı.

Pazartesi günü ABD, İsrail'e Gazze'deki insani koşulları iyileştirmesini söyleyen bir uyarı yayınladı. Başkan Joe Biden yönetiminden İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hükümetine yapılan bu yazılı uyarı, Gazze'deki savaşın başlamasından bu yana Tel Aviv'e yapılan en güçlü resmi uyarı oldu.

Mektuba göre, İsrail geçtiğimiz ay Gazze'ye ulaştırılan insani yardımın yaklaşık yüzde 90'ını reddetti ya da engelledi.

Ayrıca tahliye emirlerinin neredeyse iki milyon kişiyi "yüksek ölümcül (hastalık) bulaşma riski" altında oldukları dar bir şeride zorladığı belirtildi.

İsrail-Hamas savaşı

İsrail ile Gazze Şeridi'ni yöneten Hamas arasındaki çatışmalar, 7 Ekim tarihinde tekrar alevlendi.

İsrail sınırını aşıp baskın yapan Hamas militanları, 7 Ekim'de düzenledikleri saldırıda çoğu sivil olmak üzere yaklaşık 1.200 kişiyi öldürdü ve 250 kadar kişiyi de rehin aldı. Bu rehinelerin yaklaşık yarısı, Kasım ayında bir hafta süren ateşkes sırasında İsrail tarafından tutulan Filistinli mahkumlarla takas edilerek serbest bırakıldı.

İsrail, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun (BMGK) derhal ateşkes ilan edilmesini öngören kararına rağmen Hamas'ın 7 Ekim'deki saldırısından bu yana Gazze'ye yönelik saldırılarını ve sivil katliamlarını sürdürürken, uluslararası kınamalarla karşı karşıya kaldı.

Gazze'deki sağlık yetkililerine göre, 7 Ekim'den beri İsrail'in Gazze'de düzenlediği saldırılarda çoğu kadın ve çocuk olmak üzere yaklaşık 50.000'e yakın Filistinli öldürüldü ve 100.000'den fazla kişi yaralandı.

Harabeye dönüşen Gazze'nin pek çok bölgesinde gıdaya, temiz suya ve ilaca ulaşmak hala çok zor.

Güney Afrika'nın açtığı bir dava kapsamında İsrail, Uluslararası Adalet Divanı'nda (International Court of Justice - ICJ) soykırımla suçlanıyor.

Güney Afrika'nın İsrail'e karşı açtığı davaya müdahillik beyanını sunan ülkeler arasında, Türkiye ile birlikte Kolombiya, Libya, Meksika, Filistin ve İspanya yer alıyor.

Mahkeme, Başbakan Netanyahu yönetiminin, 6 Mayıs tarihinde işgal edilmeden önce bir milyondan fazla Filistinlinin sığındığı güneydeki Refah kentindeki faaliyetlerini derhal durdurmasına hükmetmişti.