AB raporu: Gazze’deki kriz, bazı olumlu adımlara rağmen hala 'çok ciddi'

Euronews tarafından görülen ve AB Dış İlişkiler Servisi'nin üye ülkelere dağıttığı gizli bir rapora göre, İsrail’in Gazze’deki insani durumu iyileştirmek amacıyla yakıt sevkiyatını yeniden başlatmak gibi bazı “kayda değer olumlu” adımlar atmasına rağmen durum hala “çok ciddi” ve yıkımın boyutu “eşi benzeri görülmemiş” düzeyde.
Rapor, Gazze'ye insani yardım erişimini iyileştirmek için 1 aydan kısa bir süre önce AB ile varılan bir anlaşmayı uygulamak için İsrail tarafından şimdiye kadar atılan adımlar hakkında çarşamba günü Birlik diplomatlarına sunulan düzenli bir güncelleme.
O dönemde AB, günlük gıda taşıyan kamyonların sayısında "önemli bir artış," diğer bazı geçiş noktalarının açılması, fırınların ve halka açık mutfakların yeniden açılması ve yardım çalışanlarının korunması da dahil olmak üzere "önemli adımlar" üzerinde anlaşmaya varıldığını duyurmuştu.
Bu belge, AB'nin en üst düzey diplomatı Kaja Kallas ve AB'nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Christophe Bigot'un Gazze'deki insani krizi çözmek üzere İsrail ile temas kurma çabalarının bir sonucuydu.
Ancak belgede, AB'nin üzerinde mutabık kalınan tedbirlerin çok azının uygulandığını gördüğü açıkça ifade edildi.
"Önemli engelleyici faktörler insani yardım operasyonlarını ve Gazze'ye yardım ulaştırılmasını baltalamaya devam ediyor," denilen belgede, insani yardım dağıtım noktalarındaki "yağma ve kayıplar," BM ve STK tesislerini hala etkileyen hava saldırıları, "hedef alınan personel" ve İsrail'in son zamanlarda "uluslararası STK'lar için yeniden kayıt sürelerini 7 güne indirme" çabalarına atıfta bulunuldu.
Raporda, 30-31 Temmuz tarihleri arasında Zikim, Morage ve Orta Gazze gibi bölgelerde 105 Filistinlinin öldürüldüğü ve en az 680 kişinin yaralandığı bildirildi.
Belgede yakıt sevkiyatının yeniden başlaması, Mısır ve Ürdün yollarının yeniden açılması, kuzeydeki Zikim geçiş noktasının açılması ve bazı hayati altyapıların onarılması ve Gazze'ye giren günlük kamyon sayısındaki "artış eğilimi" olumlu adımlar olarak sıralandı.
"Şu anda Gazze'ye giren yakıt miktarı hayat kurtaran kritik operasyonları sürdürmek için yeterli ancak tüm insani yardım programlarının yürütülmesi için yeterli değil," denilen raporda, günde ortalama 125 bin litre yakıt girdiği belirtiliyor. "Temmuz ayından önce, 3 aydan fazla bir süredir yakıt girişine izin verilmemişti."
Bu hafta başında, Gazze'ye yardımların koordinasyonundan sorumlu İsrail savunma kurumu COGAT da "Gazze'ye özel sektör aracılığıyla mal girişinin kademeli ve kontrollü olarak yenilendiğini" duyurdu.
Ancak rapor, İsrail'in kuşatma altındaki şeritte açlığa izin verdiği için küresel eleştirilere maruz kaldığı ve Hamas ile İsrail arasındaki görüşmelerin çıkmaza girdiği bir dönemde yayınlandı. AB de Gazze'deki mevcut duruma yanıt vermekte zorlanıyor.
Almanya ve İtalya, AB-İsrail ortaklık anlaşmasının askıya alınması ya da İsrail'in Horizon Europe fonunun kısmen askıya alınması da dahil olmak üzere İsrail'e yönelik herhangi bir yaptırımı kabul etme konusunda isteksiz davranıyor.
Ayrıca İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun bugün yapılacak Güvenlik Kabinesi toplantısında Gazze Şeridi'ni ele geçirme planlarını teyit etmesi halinde, AB ile İsrail arasında varılan insani yardım anlaşmasının geçerliliğini yitirmesi söz konusu olabilir.
Çarşamba günü Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Teresa Ribera, İsrail'e yönelik herhangi bir yaptırıma ret oyu veren ülkelere, Horizon ya da ortaklık anlaşmasının askıya alınması da dahil olmak üzere, gelecekteki oylamalarda "yapıcı çekimserliği" tercih etmeleri çağrısında bulundu.
Ribera'nın sözcüsü, Euronews'e yaptığı açıklamada, "Gazze'deki açlık durumu son derece endişe verici ve mevcut felcin üstesinden gelmenin zamanının geldiğine inanıyoruz" dedi.
"Kurumsal zayıflığa odaklanmak yerine... Ortak bir zemin bulabilir miyiz? Bir tür 'yapıcı çekimserlik' mümkün mü?"
Today