Polonya'nın Lazienki Parkı’ndaki sergide çiçekçilik ve sanat buluşuyor

Polonya başkenti Varşova’daki Lazienki Parkı’nda düzenlenen “Kraliyet Bahçesinin Hayatı” sergisi, şehrin en büyük park ve saray kompleksinin hikayesini anlatıyor.
Sergi, parkın tarihindeki dolambaçlı izleri takip ederek bahçıvanların günlük yaşamının hışırtılarında saklı sırları ortaya çıkarıyor. Hem geçmiş hem de günümüzün çok sayıda bahçıvanına söz hakkı veren sergi, bir zamanlar özel olan kraliyet mülkünün herkesin keyifle gezebileceği bir mekâna nasıl dönüştüğünü de gözler önüne seriyor.
Zaman ve kompozisyon arasında: Tek hikayenin iki yolu
Sergi iki ana hat üzerinden ilerliyor. Birinci hat, kronolojik olarak 1674’te Stanisław Herakliusz Lubomirski’nin Ujazdów mülkünü satın almasıyla başlıyor ve 2025’te tamamlanan kapsamlı ağaç envanterine kadar devam ediyor. Bu bölüm, kral Stanisław August Poniatowski’nin kraliyet bahçe planlarından başlayarak Çar dönemine, iki dünya savaşı arası yıllara, komünist Polonya Cumhuriyeti zamanına ve günümüze kadar 350 yılı aşkın bahçe tarihini anlatıyor; her dönemin doğal ve kültürel mirasa özen gösterdiği vurgulanıyor.
İkinci hat ise bahçeyi yapı ve kompozisyon açısından inceliyor; mimari değişiklikler, kaybolan yapılar, yeni yollar ele alınıyor. Mimarlardan, sahiplerden ve gün doğumundan gün batımına parka bakan bahçıvanlara kadar pek çok isim gün yüzüne çıkarılıyor. Arşivlerde unutulmaya yüz tutmuş bu isimler sergiyle anılıyor.
Bahçıvanların tuttuğu kayıtlar ve onların günümüzdeki haleflerinin canlı anlatımları da sergide yer alıyor.
Bir sosyal mekan olarak 'bahçe'
Lazienki Parkı, sadece yeşilliği seyretmek için bir bahçe değil; hem özel hem kamusal etkinliklere ev sahipliği yapan canlı bir sosyal alan olmuş. Kral Stanisław August Poniatowski, ünlü Perşembe yemeklerini burada, ağaçların arasında düzenlemişti.
Sergi, bahçeyi politikadan sanata, aşktan gündelik yaşama uzanan geniş bir sosyal sahne olarak başarıyla sunuyor.
Bitkiler, hayvanlar ve duyular
Bahçe yalnızca geometrik ve estetik bir yapı değil, aynı zamanda hayvanlar ve mevsimlere göre değişen bitkilerle dolu canlı bir organizma. Sergi, bahçenin görsel, işitsel ve dokunsal duyusal boyutunu ön plana çıkarıyor.
Yerin kimliği - ortak bir sorumluluk
Müze direktörü Dr. Marianna Otmianowska’nın da vurguladığı gibi, Lazienki Parkı eşsiz bir yer. Polonya Kralı’nın son yazlık sarayı olarak Avrupa başkentinin tam merkezinde bulunuyor ve herkese açık.
“Kraliyet Lazienki Bahçeleri, şehrimizin kimliğine işlemiş olduğu kadar, Varşova’yı ziyaret eden Polonyalı ve uluslararası turistler için de simgesel bir mekan,” diyor Otmianowska.
Park, sadece yürüyüş ve buluşma alanı değil, aynı zamanda Varşovalıların ve Polonyalıların kolektif hafızasının yaşayan bir arşivi.
Çiçekçilik ve sanat arasında diyalog
Serginin önemli bir bölümünü, bahçenin ikonografisine ve botanik esintilerine atıfta bulunan çiçek ve sanat enstalasyonları oluşturuyor.
Viyana porselen fabrikasından çiçek motifleri ve saray yaşamından sahnelerle bezeli figürinler, modern sahne tasarımı ve çağdaş sanat eserleriyle buluşuyor. Sanatçı Irena von Chrupek’in eserleri de sergiye dahil edilerek uygulamalı sanat, bahçecilik ve zanaat arasında bir köprü kuruluyor.
Bahçenin uluslararası boyutu
Sergi, Fransa Ulusal Kütüphanesi ve Paris Dekoratif Sanatlar Müzesi iş birliğiyle hazırlandı. Bu iş birliği, Łazienki’nin kurumsal güvenilirliğini ve prestijini gösteriyor.
Müze, Versailles’nin müdürünün başkanlığını yaptığı Avrupa Kraliyet Konutları Birliği’nin de üyesi.
Tam erişilebilirlik
Sergi, özel ihtiyaçları olan ziyaretçiler için tam erişilebilirlik esas alınarak tasarlandı; Braille alfabesiyle grafiksel objeler (tiffograflar) eklendi.
Örneğin, görme engelli ziyaretçiler, Prens Lubomirski’nin portresini kürk dokusunu, yüz şeklini ve kumaşın dokusunu hissederek deneyimleyebiliyor.
Sergi küratörü Dr. Izabela Kopania, “Gösterimlerimizi mümkün olan en geniş izleyici kitlesine ulaştırmaya çalışıyoruz,” diyor.
Ayrıca, zihinsel engelli ziyaretçilerin anlatımı daha iyi kavrayabilmesi için metinlerde sadeleştirmeye gidildi.
Organizatörler her serginin farklı duyusal yeteneklere sahip tüm izleyiciler için kapsayıcı olacak şekilde tasarlandığını vurguluyor.
Yaşayan ve paylaşılan miras
“Kraliyet Bahçesinin Hayatı” sadece bir sergi değil, hâlâ yaşayan bir dünyadan, bu hikayeyi anlatmaya devam eden insanlardan söz ediyor.
Burası, tarihi sadece yaşamakla kalmayan, her gün çakıl yollarında attığınız her adımda, göletteki bankta düşen her yaprakla tarih yazmaya devam eden bir yer.
“Kraliyet Bahçesinin Hayatı” sergisi 14 Eylül 2025’e kadar Varşova’daki Kraliyet Lazienki Parkı’nda görülebilir.
Today