Rapor: Donald Trump kendi gündemini AB'ye dayatmaya çalışıyor

Avrupa Dış İlişkiler Konseyi (ECFR) tarafından salı günü yayımlanan bir raporda, ABD Başkanı Donald Trump'ın kendi gündemini ve siyasi programını Avrupalılara dayatmaya çalıştığı vurgulandı.
Çalışmanın yazarı Pawel Zerka'ya göre Amerikalı lider çeşitli kanalları kullanıyor. Trump, muhafazakâr değerleri ve ifade özgürlüğüne ilişkin söylemi aracılığıyla transatlantik bağı yeniden şekillendirmeye çalışıyor.
Pawel Zerka'ya göre, bunların hepsi siyasi anlaşmazlıklar değil, bir "kültürel savaşın" görünen kısmı.
Analist, "Bu yönetimin AB Üye Devletlerinin iç siyasetine müdahale etmeye çalıştığı ve Donald Trump'ın bu konuda başarılı olması halinde Avrupa siyasetinin ideolojik merkezinin sağa ve Donald Trump'ın günümüz demokrasileri için hayati önemde gördüğü konulara doğru kayacağı gerçeğini kimsenin sorgulayacağını sanmıyorum," diyor.
Pawel Zerka, ABD Başkan Yardımcısı'nın bu yılın başlarında Münih Güvenlik Konferansı'nda yaptığı konuşmayı referans olarak gösteriyor. J.D. Vance'in sözleri Washington'un yürütmek istediği ideolojik çatışmanın tonunu belirledi. Avrupa kıtasında ifade özgürlüğündeki gerilemeye ve Atlantik'in iki yakasındaki değerler arasında giderek büyüyen uçuruma atıfta bulundu.
Ancak Avrupa Dış İlişkiler Konseyi'nin raporuna göre, bu siyasi karşıtlığın bir başka boyutu daha var: Daha az görünür bir çatışma,"Avrupa'nın aşağılanması".
Pawel Zerka,* "Bence aşağılanma için çok fazla alan bırakan elbette Avrupalı liderler, hükümetler ve kurumlardır," diyor."İster gümrük tarifeleri , ister ABD ile gümrük tarifeleri savaşı, ister NATO zirvesi ve savunma harcamalarının arttırılması meselesi, isterse de Avrupalı liderlerin, dinlenebilmek için neredeyse kapıyı çalmak zorunda kaldıkları, aksi takdirde odada bulunmadıkları Ukrayna barış müzakerelerinde gördükleri muamele olsun," diye ekliyor.
Rapora göre Beyaz Saray tarafından kışkırtılan bu gerilimler AB liderlerini kendi gündemlerini belirlemek yerine tepki vermeye itiyor.
Duygular AB lehine
Bununla birlikte rapor, Washington'un aldığı siyasi darbelere rağmen Avrupa'daki duyarlılığın güçlü kaldığını vurguluyor. AB İstatistik Ofisi Eurostat tarafından yayımlanan son verilere göre vatandaşların yüzde 52'si ortak projeye güven duyuyor ve bu oran 2007'den bu yana en yüksek seviyeye ulaşmış durumda.
Pawel Zerka'ya göre, özellikle Avrupalıların beklentileri de değiştiği için AB'nin üzerine inşa edebileceği güçler var.
"Eskiden AB'yi sadece ekonomik bir oluşum, bir ticaret bloğu, bir pazar olarak gören pek çok yerde insanlar, Avrupa'nın jeopolitik, diğer dünya güçleriyle ilişkiler ve aynı zamanda hem Avrupa'nın dışında hem de içinde tehdit altında olan demokratik değerlerin savunulması açısından önemli bir rol oynadığının farkına varmaya başladılar," diyor.
Raporun yazarı, Avrupalı liderleri konfor alanlarından çıkmaya ve savunma, teknoloji ve enerji politikalarında adım adım stratejik özerklik inşa etmeye ve tek pazarı tamamlamaya çağırıyor.
Ancak rapor AB'nin birleşik bir blok olmadığının da altını çiziyor. ABD Başkanı'nın Macaristan, İtalya ve Slovakya liderleri aracılığıyla Avrupa'da siyasi bağlantıları bulunuyor.
Today