Macaristan lideri Orban, 'AB savaşa giriyor' diyerek Brüksel'e karşı imza çağrısı yaptı

Macaristan Başbakanı Viktor Orban, çarşamba günü Kopenhag’daki AB zirvesinde ele alınan, Rusya’nın üye devletlerin hava sahasına yönelik ihlallerine karşı önlemler planı nedeniyle AB liderlerine sert bir saldırı başlattı.

Perşembe günü Kopenhag’daki Avrupa Siyasi Topluluğu toplantısı öncesinde konuşan Orban, “AB savaşmaya karar verdi” diyerek, çarşamba günkü gayriresmî AB zirvesinde Rusları nasıl yenilgiye uğratacaklarına dair “dehşet verici” olarak nitelendirdiği bir savaş stratejisinin sunulduğunu iddia etti.

Orban, AB liderlerinin “geniş destek” verdiği kararın, insansız hava araçları (İHA) ve İHA karşıtı teknolojilerin geliştirilmesinin hızlandırılması ile dondurulmuş Rus varlıklarının Ukrayna’ya kredi sağlamak için kullanılmasını içerdiğini söyledi.

AB Konseyi Başkanı Antonio Costa ise, Danimarka başkentindeki gayriresmî toplantının sonunda yaptığı açıklamada, “Liderler, Avrupa’nın güvenliğini güçlendirecek öncelikli amiral gemisi projelere geniş destek verdi. Buna Avrupa dron duvarı ve Doğu Kanadı Gözetleme girişimi de dahil,” dedi.

Orban’a göre bu yönelim, hem Macaristan hem de tüm Avrupa Birliği için zararlı. Başbakan, iktidardaki partinin “AB’nin savaş planları” diye nitelediği bu girişimlere karşı bir dilekçe başlatacağını duyurdu.

Orban, “Baskı büyük. Bu nedenle Fidesz yönetimine, AB’nin savaş planlarına karşı Macaristan’da bir imza kampanyası başlatmamızı önereceğim çünkü bu savaştan uzak durabilmek için tüm gücümüze ihtiyacımız var,” dedi.

Orban: 'Costa planı öldü'

Macaristan Başbakanı Orban, zirvede gündeme gelen, Ukrayna’nın üyelik müzakerelerini kolaylaştırmak amacıyla AB’nin genişleme kurallarının değiştirilmesi fikrini de reddettiğini söyledi.

Sözde “Costa planı”, her müzakere başlığının açılabilmesi için gereken oybirliği şartının kaldırılmasını öneriyordu.

Ancak kuralların değiştirilmesi de oybirliği gerektiriyor ve Orban’a göre Macaristan, Ukrayna’nın AB üyeliğini veto edecek.

Orban, “Onlara söyledim, katılmıyorum; bu plan ölmüştür,” dedi.

Macar lider ayrıca, Ukrayna’nın tam üyelik yerine AB ile stratejik ortaklık alması gerektiği yönündeki görüşünü tekrarladı. Bunu “daha iyi bir fikir” olarak nitelendiren Orban, tam üyeliğin “savaşın Avrupa Birliği’ne girmesi” anlamına geleceğini savundu.

Orban, yıllardır Ukrayna’nın üyeliğine ve bu ülkeye verilen mali desteğe karşı çıkıyor; Brüksel’de alınan birçok destek kararını engelledi. Ancak AB’nin baskısı üzerine Rusya’ya yönelik çok sayıda yaptırım paketini kabul etmeyi kabul etti.

Macar hükümeti bu yılın başlarında Ukrayna karşıtı bir kampanya yürüttü. Kampanyada, Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy’nin muhalefet lideri Peter Magyar ile yan yana gösterildiği billboardlar kullanıldı.

Hükümet ayrıca Ukrayna’nın AB üyeliği konusunda bir anket düzenledi. Hükümete göre, katılımcıların yüzde 95’i Ukrayna’nın 27 üyeli birliğe katılmasına karşı çıktı.

Budapeşte Belediye Başkanı: Orban'ın Ukrayna karşıtı kampanyasını 'utanç verici'

Budapeşte’nin yeşil parti mensubu belediye başkanı ve Orban’ın en büyük rakibi Gergely Karacsony, çarşamba günü Euronews’e Ukrayna’nın AB üyeliğinin Macaristan’ın açık bir ulusal çıkarı olduğunu söyledi.

Karacsony, hükümet propagandasının Ukrayna’ya ve ülkenin AB hedeflerine karşı dönmesinin sebebini “hayali düşmanlarının tükenmiş olması” sözleriyle açıkladı.

Yeniden inşa sürecinin AB bütçesinden büyük miktarda para gerektirecek olmasına rağmen Ukrayna’nın AB üyeliğini desteklemenin Macaristan’ın ulusal çıkarına olacağını vurgulayan Karacsony şöyle devam etti:

“Transkarpatyalı Macarlar, Macar hükümetinin Ukrayna’nın AB üyeliğini desteklemesi yönünde oybirliğiyle talepte bulunuyor. Bu Avrupa ekonomisi için büyük bir fırsat, çünkü AB, geniş bir pazarı ve önemli kaynakları temsil eden bir üye devlet ile büyüyebilir."

Karacsony, “Ama ne yazık ki henüz orada değiliz. Elbette savaşın sonuna, ateşkese varmamız gerekiyor,” diye ekledi.

Karacsony, “Avrupa Birliği üyeliği yarın olmayacak. Ancak ben, Macaristan’ın Ukrayna’nın üyeliğini desteklemesinin en temel ulusal çıkarımız olduğuna inanıyorum. Buna karşı ileri sürülebilecek hiçbir argüman göremiyorum,” diyerek sözlerini tamamladı.