El Al Havayolları'nın Paris ofisine İsrail karşıtı grafiti saldırısı

İsrail havayolu şirketi El Al, perşembe günü yaptığı açıklamada, Fransa'nın başkenti Paris’teki ofislerinin İsrail karşıtı grafitilerle tahrip edildiğini, bu durumu “son derece rahatsız edici” bir saldırı olarak değerlendirdiklerini bildirdi.

Grafitiler perşembe sabahı erken saatlerde görüldü ve olayda yaralanan biri olmadı. El Al, ofisin olay anında boş olduğunu aktardı.

Havayolu şirketi, olayla “en yüksek ciddiyetle” ilgilendiklerini ve Fransa ile İsrail’deki yetkililerle “yakın koordinasyon” içinde çalıştıklarını ifade etti.

El Al, “nefret kaynaklı olanlar başta olmak üzere her türlü şiddeti kesin bir şekilde kınadıklarını” ve uçaklarının İsrail bayrağını “gururla” taşıdıklarını vurguladı.

İsrail Dışişleri Bakanlığı saldırıyı "antisemitik" olarak tanımlayarak Fransız hükümetine failleri adalet önüne çıkarması, El Al personeli ve ofislerinin güvenliğini sağlaması çağrısında bulundu.

Bu olay, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un geçen ay Filistin devletini tanıma sözü vermesinin ardından İsrail ile yaşanan diplomatik gerilimin ortasında gerçekleşti. İsrail Fransa'nın bu adımına sert şekilde karşı çıkmıştı.

İsrail Ulaştırma Bakanı, Macron’u suçladı

Perşembe günü erken saatlerde İsrail Ulaştırma Bakanı Miri Regev, grafitilerden Macron’un politikalarını sorumlu tuttu.

Regev, X (eski adıyla Twitter) platformunda yaptığı paylaşımda, “Bugün hedef El Al, yarın Air France olacak,” dedi. “Cumhurbaşkanı Macron, Hamas’a hediye gibi açıklamalar yaptığında, sonuç bu olur.” diye yazdı.

Saldırı, Paris’teki Yahudi mekanlarına yönelik daha önceki antisemitik saldırılarla benzerlik taşıyor. Fransız yetkililer daha önce bu saldırıların arkasında Fransız toplumunda gerilim yaratmayı amaçlayan Rus istihbarat servislerinin olabileceğine dair şüpheler olduğunu belirtmişti.

Mayıs ayında Paris’te üç sinagog, bir Yahudi restoranı ve Shoah Anıtı da dahil olmak üzere birçok Yahudi mekanı yeşil boyayla tahrip edilmişti.

Paris savcılığı, olayla ilgili olarak "dini nedenlerle mala zarar verme" suçundan soruşturma başlattı. İki gün sonra, Fransa’dan ayrılmak üzere olan üç Sırp vatandaşı ülkenin güneydoğusundaki Alpes-Maritimes bölgesinde yakalandı.

Mayıs 2024'te ise, 1940-1944 yılları arasında Fransa’daki Nazi işgali sırasında Yahudi topluluğundan insanları kurtaranlara adanmış Paris’teki anıta kırmızı el izleri çizilmişti.

Fransız yetkililer, bu eylemin arkasında üç Bulgar vatandaşının olduğunu belirlemişti.

Ekim 2023’te de Paris ve çevresindeki duvarlara onlarca Davud Yıldızı çizilmişti. Olayın ardından iki Moldovalı yakalanmıştı. Fransız basınına göre, Fransız güvenlik servisleri bu kişilerin bir Moldovalı-Rus iş insanı tarafından yönlendirildiğini ortaya çıkardı.

AFP ve Le Monde gibi medya kuruluşları, Fransız istihbarat kaynaklarına dayanarak 2023’teki saldırının Rus güvenlik servislerinin talimatıyla gerçekleştirildiğini yazmıştı. Moskova ise bu iddiaları “aptalca” ve “saçma” olarak nitelendirerek reddetmişti.

Fransa, büyük bir Yahudi nüfusa sahip ve bu durum ülkeyi artan antisemitizmin odak noktalarından biri haline getiriyor. Son yıllarda ülkede antisemitik saldırıların sayısında artış görülüyor. Özellikle 7 Ekim 2023’te Hamas’ın İsrail’e düzenlediği saldırıdan sonra bu vakalarda keskin bir artış yaşandı.