Pfizer, Medicaid için reçeteli ilaç maliyetlerini düşürmeyi kabul etti

ABD Başkanı Donald Trump salı günü yaptığı açıklamada, gümrük vergisi tehdidi altındaki diğer ilaç üreticileriyle de benzer anlaşmalar yapma sözü verirken, Pfizer'in Trump yönetimiyle yapılan bir anlaşma kapsamında Medicaid için reçeteli ilaçların maliyetini düşürmeyi kabul ettiğini belirtti.

Trump açıklamayı Beyaz Saray'da Pfizer CEO'su Albert Bourla ile birlikte, sağlık hizmetleri ve harcamalar konusunda yaşanan partizan açmaz nedeniyle hükümetin kapanmasına saatler kala yaptı.

ABD'nin en büyük ilaç üreticilerinden biri olan Pfizer, COVID-19 aşısı Comirnaty ve Paxlovid tedavisini üretiyor. Ürünleri arasında çeşitli kanser ilaçları, kan sulandırıcı Eliquis ve Prevnar zatürre aşıları da bulunuyor.

Trump, anlaşma kapsamında, New York merkezli Pfizer'ın, Medicaid için en çok tercih edilen ülke fiyatlandırmasını uygulayacağını ve yeni piyasaya sürülen ilaçlarda bu fiyatlandırmayı garanti edeceğini belirtti. Bu, diğer gelişmiş ülkelerde sunulan en düşük fiyatla eşleşme anlamına geliyor.

Pfizer ayrıca, yönetimin başlatmayı planladığı ve insanların doğrudan üreticilerden ilaç satın almasına olanak tanıyacak TrumpRx adlı yeni bir web sitesine katılmayı da kabul etti. Pfizer, birçok tedavisinin bu platform aracılığıyla ortalama yüzde 50 indirimle sunulacağını açıkladı.

Maliyet değişikliklerinin kapsamı henüz net değil

Anlaşma, Trump'ın mayıs ayında imzaladığı ve ilaç üreticilerine fiyatları isteğe bağlı olarak düşürmeleri ya da hükümetin ödeyeceği miktar konusunda yeni sınırlamalarla karşılaşmaları için bir son tarih belirleyen kararname üzerine inşa edildi. Trump önümüzdeki hafta içinde başka ilaç şirketleriyle de anlaşmalar yapılacağını söyledi.

Başkan salı günü yaptığı açıklamada, "Bunun ne kadar büyük bir şey olduğunu size anlatamam," dedi.

Bourla ise, "Akıntıyı tersine çeviriyoruz, adil olmayan bir durumu tersine çeviriyoruz," dedi.

Ancak reçeteli ilaç fiyatlandırma uzmanı Stacie Dusetzina, olası maliyet değişikliklerinin kapsamının henüz net olmadığını söyledi. Vanderbilt Üniversitesi Tıp Merkezi profesörü, Pfizer'in anlaşmanın belirli şartlarını gizli tuttuğunu ve yeni fiyatlandırma seviyelerinin Medicaid'in Pfizer'e halihazırda ödediğinden ne kadar farklı olacağının net olmadığını belirtti.

Kamuoyu önünde konuşma yetkisi olmayan ve isimlerinin açıklanmaması koşuluyla konuşan üst düzey yönetim yetkililerine göre, tüketicilerin Pfizer anlaşması kapsamında 2026 yılına kadar daha düşük fiyatlar görmeye başlaması beklenmiyor.

Düşük gelirliler için eyalet ve federal olarak finanse edilen program olan Medicaid'deki hastalar, reçetelerini doldurmak için zaten birkaç dolarlık nominal bir katkı payı ödüyorlar ancak daha düşük fiyatlar, programları finanse eden eyalet bütçelerine yardımcı olabilir.

Daha düşük ilaç fiyatları, sigorta kapsamı olmayan ve ödedikleri ücret konusunda daha iyi anlaşmalar yapmak için çok az kozu olan hastalara da yardımcı olacaktır. Ancak yönetimin web sitesinde bulunan yüzde 50'lik yüksek indirimler bile hastaların bazı reçeteler için ayda yüzlerce dolar ödemesine neden olabilir.

Geçtiğimiz birkaç yıl içinde ilaç üreticileri, müşterileri obezite tedavileri ya da kan sulandırıcı Eliquis gibi bazı ürünlerle doğrudan buluşturmak için web siteleri açmaya başladı.

Ancak Dusetzina, bu tür ilaçların doğrudan tüketicilere satılmasının sadece az sayıda insana yardımcı olacağını belirtti.

"Teorik olarak bundan faydalanacak olanlar var, ancak genel olarak bu ilaç fiyatlarını düşürmek için bir çözüm değil," dedi.

Yerli üretime yatırım

Trump, maliyetleri düşürme taahhüdünün yanı sıra, Pfizer'in yerli üretim tesislerine 70 milyar dolar (60 milyar euro) harcamayı kabul ettiğini ve ABD'de üretim yapma planlarını açıklayan bir dizi büyük ilaç üreticisinin sonuncusu olduğunu söyledi.

Beyaz Saray yatırımla ilgili ayrıntıları hemen açıklamadı ancak Pfizer yaptığı açıklamada, harcamaların önümüzdeki birkaç yıl içinde ABD'deki araştırma, geliştirme ve sermaye projelerine ayrılacağını ifade etti.

Trump aylardır ilaç fiyatlarının düşürülmesi ve ABD'de ilaç üretiminin artırılması gerektiğinden bahsediyor. Şirketleri anlaşma yapmaya ikna etmek için Trump, en sevdiği araçlardan biri olan gümrük vergisi uygulamakla tehdit ettiğini ancak bu hamlenin ilaç fiyatlarını yükseltebileceğini söyledi.

Trump, tarife tehdidinin hükümeti "oldukça iyi bir müzakere pozisyonuna" getirdiğini söyledi ve ekledi: "Bu, çoğu kişinin imkânsız olduğunu söylediği bir şeydi."

Ancak Trump'ın ilaç fiyatlarını yüzde 100'den fazla düşüreceği yönündeki tekrarlanan iddiası mümkün değildi.

Yüzde 100'lük bir indirim, ilaçların ücretsiz olması demek. Bundan daha büyük indirimler ise aslında insanların ilaçları almak için para ödenmesi anlamına gelirdi.

Trump temmuz ayı sonunda 17 ilaç şirketinin yöneticilerine görmek istediği değişikliklerle ilgili mektuplar gönderdi. Mektupların sosyal medyada yayınlanan kopyaları, ABD'de markalı ilaç fiyatlarının diğer ülkelerdeki ortalamalardan 3 kata kadar daha yüksek olabileceğine dikkat çekiyor.

Mektuplarda ilaç üreticilerinden pazartesi gününe kadar Pfizer'in kabul ettiği Medicaid ve yeni ilaçlar için en çok tercih edilen ülke fiyatlandırmasını sunmayı taahhüt etmeleri isteniyor.

Trump ayrıca, ilaç üreticilerinden doğrudan tüketicilere ve işletmelere satılan ilaçlar için daha düşük fiyat seviyeleri sunmalarını talep etti.

Trump, ABD'nin yüksek ilaç fiyatlarıyla diğer ülkelerdeki sağlık hizmetlerini sübvanse ettiğini iddia etmişti.

ABD'de hastalar için ilaç fiyatları, bir tedavinin karşılaştığı rekabet ve sigorta kapsamı da dahil olmak üzere bir dizi faktöre bağlı olabilir. Çoğu insan iş, bireysel sigorta piyasası ya da Medicaid ve Medicare gibi devlet programları aracılığıyla sigorta kapsamına girmekte ve bu da onları maliyetin büyük bir kısmından koruyor.