Kiev'i toprak vermeye zorlamak 'Ukraynalıları sokağa dökebilir'

ABD Başkanı Donald Trump, Rusya'nın Ukrayna'ya karşı yürüttüğü savaşı sona erdirecek olası bir anlaşmanın her iki tarafın da "toprak takasını" içereceğini söylüyor. Uzmanlara göre bu, gerçekte Ukrayna için toprak tavizi anlamına gelebilir.
Kiev güçleri Rusya'nın hiçbir toprağını işgal etmiyor, yani Moskova'ya topraklarını iade etmek gibi bir anlaşma söz konusu değil.
Anlaşmaya konu olabilecek toprakların tamamı Rusya'nın 2014'teki ilk işgalinden ve 2022'deki topyekûn savaşından bu yana Ukrayna'da işgal ettiği bölgeler olduğu biliniyor.
Trump Ukrayna'ya topraklarından vazgeçmesi için baskı yaparsa Volodimir Zelenskiy'yi ikna edemeyebilir. Aynı zamanda Ukrayna halkını da ikna etmek zorunda kalacak.
Kiev Ekonomi Okulu Sosyal ve Beşeri Bilimler Yüksek Lisans Bölümü Dekanı Anton Liagusha, Euronews'e yaptığı açıklamada, Ukraynalı yetkililere toprak tavizleri konusunda baskı yapılması halinde "bunun Ukrayna halkını sokaklara dökülmeye zorlayacağını" söyledi.
Liagusha, "Bu, yetkililere karşı bir protesto hikayesi değil, Ukrayna halkının tüm dünyaya, Avrupa'nın merkezinde büyük bir ülke olarak muamele görmek ve ABD tarafından sadece bir toprak parçası olarak görülmemek için attığı bir çığlık olacaktır," dedi.
"Ukraynalılar tam teşekküllü bir millettir ve Ukrayna kendi yasalarına sahip büyük bir devlettir."
Liagusha, Ukrayna'nın bağımsız bir ülke olmasından bu yana, toplumun belirleyici gücünü açıkça ortaya koyduğunu belirterek, "Haysiyet Devrimi (2014) ve ondan önce Turuncu Devrim (2004) ve ondan da önce 1991'deki Granit Devrimi sırasında, insanların otoriterlik ve açık hiyerarşi açısından iktidarı kabul etmediklerini gördük," dedi.
"Ukrayna toplumunda cumhurbaşkanı bir kral değildir, yani onun iradesi tüm Ukrayna halkının iradesini belirlemez."
'Hepimiz toplumun ne dediğini duyuyoruz'
Liagusha'ya göre, Rusya'nın 2022 başlarındaki geniş çaplı işgalinin başlangıcından bu yana, bu güç dengesi "Ukrayna toplumunda neredeyse her ailenin doğrudan ya da dolaylı olarak bu savaştan etkilendiği görülürken" daha da net bir şekilde ortaya çıktı.
Liagusha, "İnsanlar saldırgana karşı, demokrasi için ve ülkenin Avrupa Birliği üyesi olması ve Avrupa'nın bir parçası olması için savaşıyor," dedi.
"Dolayısıyla, cumhurbaşkanının katılımıyla alınan kararlar ne olursa olsun, bu kararlar Ukrayna toplumu tarafından doğrudan sokak gösterileri yoluyla sınanabilir."
Bu durum temmuz ayında binlerce Ukraynalının ülkenin yolsuzlukla mücadele kurumlarının bağımsızlığını fiilen ortadan kaldırabilecek yasa tasarısını protesto etmek için sokaklara dökülmesiyle ayyuka çıkmıştı.
Zelenskiy sadece birkaç gün sonra yolsuzlukla mücadele kurumlarının bağımsızlığını yeniden tesis edecek yeni bir yasa tasarısı önerene kadar binlerce Ukraynalı gösteriye devam etmişti.
Ülke çapındaki protestolar, savaş devam ederken bile, hükümeti ilk tasarıyı iptal etmeye zorlamıştı.
Göstericiler öfkelerinin yalnızca yasa tasarısına yönelik olduğunu ve taleplerinin yolsuzlukla mücadele kurumlarının bağımsızlığının yeniden tesis edilmesiyle sınırlı olduğunu açıkça belirtmişti.
Ancak 30 yılı aşkın bir sürede gerçekleşen ve 2014'te Rusya yanlısı Victor Yanukoviç'in devrilmesiyle sonuçlanan üç devrimin ardından Ukrayna liderleri ve yetkilileri sokağın sesine karşı oldukça duyarlı hale geldi.
Zelenskiy, toprakların terk edilmesi yönünde bir baskı olması halinde Ukrayna sivil toplumundan ne bekleyeceğini elbette biliyor. Ancak Ukrayna'nın yabancı ortakları, özellikle de ABD, bunu anlamış görünmüyor.
Bunun nedeni sorulduğunda Liagusha, "yaşam konforu" ile açıklanabileceğini söylüyor.
"Amerika Birleşik Devletleri ve birçok Avrupa ülkesinde hayat az çok istikrarlı ve rahat. Bu toplumlar uzun zamandır büyük ölçekli protestolarla ve Ukrayna sivil toplumunda görülen yüksek düzeyde faaliyetlerle ilgili deneyim sahibi değiller."
Liagusha ayrıca Batılı demokrasilerin Ukrayna sivil toplumunu öncelikle belirli taktiksel sorunları ve meseleleri çözmek için oluşturulan ya da örgütlenen, kendi kendine organize olmuş insan grupları olarak gördüğüne dikkat çekiyor.
"Gönüllü hareketinin, insan haklarının korunmasına yönelik sivil toplumun ve çeşitli alanlardaki aktivistlerin gerçekten böyle bir toplum olduğu ve yeni Ukrayna devletinin yaratıcıları olduğu anlaşılmıyor."
Yesterday