Selahattin Demirtaş'tan 'süreç' yazısı: Kardeşlik hukuku ve duygusu onarılmalıydı
 
                        Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, kamuoyunda 'ikinci barış süreci' olarak bilinen gelişmelerle ilişkin yazısında 'kardeşlik hukuku ve duygusunun onarılması'yla ilgili etkili ve sonuç alıcı tek bir adım bile atılmadığını söyledi.
2016 yılından bu yana Edirne Cezaevi'nde tutuklu bulunan Demirtaş, T24'teki yazısında ''Recep Tayyip Erdoğan, Devlet Bahçeli ve Abdullah Öcalan’ın inisiyatifleriyle son bir yılda önemli gelişmeler yaşandı, ciddi adımlar atıldı,'' dedi.
Demirtaş, son bir senede Türkiye’nin iç ve dış güvenliğini yakından ilgilendiren konularda ciddi gelişmelerin yaşandığını belirtti: ''Yani konunun 'güvenlik' boyutunda, bir yılda büyük mesafe kat edildi. Bu, işin olumlu tarafı.''
'Kardeşlik' vurgusu
Ardından sürecin kilit kavramının 'silah' değil 'kardeşlik' olduğunu anlatan Demirtaş, şu eleştiriyi yaptı: ''Silah, kardeşlik hukukunu örselediği, kanattığı için tabii ki öncelikle silah aradan çıkmalıydı. Bununla eş zamanlı olarak da kardeşlik hukuku ve duygusu onarılmalıydı. İşte buna ilişkin etkili, sonuç alıcı tek bir adım bile atılmadı. Çıkarılması gereken yasalardan söz etmiyorum, henüz o konuda da ilerleme olmadı ancak yasadan önce yapılması gereken şey, duyguda birliği sağlamaya yönelik çalışmalardır, bunlar yapılmadı.''
'Acımızı ortaklaştırmak yasadan daha öncelikli ve yapıcı olur'
''Yasa Meclis'ten önce halkın bilincinde yapılmalıdır,'' diyen tutuklu lider, yasa çıkınca her türlü sorunun çözüleceği beklentisine girmenin hata olduğunu belirtti ve şu soruyu sordu: ''Mesela Meclis yarın, 'Kürtler ile Türkler kardeştir ve birbirlerini sevmek zorundadırlar' diye bir yasa yapsa mesele hallolur mu? Sabahına herkes birbirini sevmeye mi başlar?''
Ardından da şöyle devam etti: ''Evet, Kürt ile Türk kardeştir, birbirlerini kardeş gibi, ana gibi, yar gibi sevmelidir. Fakat son yüz yılın hataları nedeniyle araya kan girdi, silah girdi, ayrımcılık girdi. Tamamı Türk ve Kürt analarının evladı olan 50 bin kardeşimiz Türkiye’nin her mezarlığında toprağın altına girdi, bazılarının mezarı bile yok. Öfkeler, kızgınlıklar, kırgınlıklar, nefretler, intikam duyguları birikti, birikti, kardeşlerin arasına girdi. Bunları gidermek, yasımızı ve acımızı ortaklaştırmak, yaralarımızı karşılıklı sarmak, göz göze bakıp kardeşçe sarılmak, hüzün ve sevinç gözyaşlarını aynı anda dökmek yasadan çok daha öncelikli, yapıcı ve kalıcı olur. Zaten bunları yaptıktan sonra yasayı yapmak çok kolaydır ve o iş artık sadece küçük bir detaydır.''
Öneriler
Demirtaş'ın bu kapsamda önerilerinden bazıları şöyle oldu:
- Diyarbakır’da Amedspor ile Trabzonspor arasında bir kardeşlik maçı organize etselerdi. Tüm Diyarbakır, Trabzonspor ve Amedspor bayraklarıyla donatılsaydı. Karadeniz’den akın akın gelen kardeşlerimiz Diyarbakırlıların evlerinde misafir edilselerdi, stadyuma maçı izlemeye birlikte gitselerdi. Vanspor, aynı şekilde Kayserispor’a konuk olsaydı ve Kürt kardeşlerimiz akın akın Kayseri’ye gidip evlerde misafir olsalardı.''
- Milli Eğitim Bakanlığı’nın girişimiyle Kürtçe - Türkçe ve Türkçe - Kürtçe sözlük ile gramer kitabı basılsaydı ve tüm öğrencilere ücretsiz dağıtılsaydı.
- Bursa Ulu Camide ve Diyarbakır Ulu Cami’de aynı anda Türkçe ve Kürtçe kardeşlik hutbesi okunsaydı.
'CHP'ye operasyonlar ayrışmayı derinleştiriyor'
Demirtaş yazısında, Cumhuriyet Halk Partisi'ne (CHP) yönelik operasyonları da eleştirdi ve bunların daha fazla ayrışma yarattığını söyledi: ''Yetmedi, muhalefete yönelik ve özellikle CHP’yi hedefe koyan “mutlak butlan, iptal, tutuklama, kayyım, casusluk, rüşvet” operasyonlarıyla ayrışma iyice derinleştirildi. 30 yıllık hapis cezalarını bitirmiş siyasi mahpuslar, hasta mahpuslar bile cezaevinden çıkamadılar. Kayyım atanmış tek bir belediye bile halka iade edilmedi. Kürt – Türk kardeşliği pekiştirilmeden, üstüne Türk – Türk ayrışması eklendi.''
Today
