Gazze'deki çocukların Avrupa'ya tahliyesi: Ahlaki yükümlülük mü yoksa güvenlik sorunu mu?

Gazze’de binlerce hasta tahliye bekliyor
Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre, Gazze’de 15 bin 600’den fazla kişi — büyük kısmı hayati tehlike oluşturan hastalıklarla mücadele eden ya da çatışmalarda yaralanan hastalar — acil tıbbi tahliyeye ihtiyaç duyuyor.
Ancak Hamas’ın 7 Ekim’deki saldırısının ardından geçen sürede, çoğu çocuk olmak üzere yalnızca 350’den az kişi bölgeden çıkarılarak Avrupa Birliği ülkelerinde tedavi görebildi.
Gazze’de insani durum giderek kötüleşmesine rağmen, Almanya, Danimarka ve Avusturya gibi ülkeler ya çok az sayıda hasta kabul etti ya da hiç teklif sunmadı.
Bazı hükümet yetkilileri, Gazze’den gelecek hastalara ve refakatçilerine barınma imkânı sağlamanın, ülkelerinin güvenlik ve göç politikaları açısından ek zorluklar doğurabileceğini öne sürüyor.
Belçika Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Maxime Prévot, Euronews’e verdiği özel röportajda şunları söyledi:
“Biliyoruz ki tıbbi tahliyeler konusu göç meselesiyle bağlantılı… Bu durum pek çok Avrupa ülkesinde endişe yaratıyor. Ama bence artık yalnızca ahlaki bir zorunluluk değil, aynı zamanda yasal bir taahhüt olarak da harekete geçmek ve bu ailelere güçlü destek sağlamak gerekiyor.”
Prévot, Belçika’nın şu ana kadar Gazze’den yalnızca 14 hasta kabul ettiğini doğruladı, ancak önümüzdeki aylarda daha fazla hastayı almayı planladıklarını belirtti.
Gazze’deki tıbbi tahliyeleri koordine eden Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF) da benzer kaygılara dikkat çekti.
MSF’nin Gazze’deki tıbbi tahliyelerinden sorumlu Dr. Hani Isleem, “Varış ülkeleri bulmakta zorlanıyoruz çünkü bazı ülkeler siyasi sonuçlardan çekiniyor ve geri dönüş hakkının korunmasını garanti altına almak istiyor,” dedi.
Isleem, “Bu, şu anda karşılaştığımız en büyük zorluk haline geldi,” diye ekledi.
Gazze’de sağlık sistemi çöktü: Acil tahliyeler gerekiyor
Dünya Sağlık Örgütü’ne (DSÖ) göre, Ekim 2023’ten bu yana toplam 919 hasta ve refakatçisi 16 DSÖ üye devleti ve 11 Avrupa Birliği ülkesine tıbbi tahliye edildi. Bu ülkeler arasında Arnavutluk, Belçika, Fransa, Almanya, Yunanistan, İrlanda, İtalya, Lüksemburg, Malta, Norveç, Romanya, İspanya, İngiltere, İsviçre, Türkiye ve Özbekistan da yer alıyor.
Tahliyeler, Hamas yönetimindeki Gazze Sağlık Bakanlığı’na bağlı bir komite aracılığıyla yürütülüyor. MSF’den Dr. Hani Isleem’in açıklamasına göre bu komite, “Gazze içinde tedavi edilemeyecek en acil vakaları belirliyor".
Son karar ise DSÖ’ye ait. Örgüt sözcüsü, “Ancak o zaman AB üyesi devletler tıbbi tahliye için teklif sunabiliyor,” dedi.
İsrail saldırıları nedeniyle Gazze’de sağlık sisteminin “tamamen çöktüğünü” vurgulayan Isleem, faaliyette kalan hastanelerin yalnızca “temel ihtiyaçları ve hayat kurtarıcı bakımı” sağlayabildiğini, ağır hastaların bulunduğu “bekleme listesinin ise sürekli uzadığını” belirtti.
Gazze’deki savaş, 7 Ekim 2023’te Hamas öncülüğündeki militanların İsrail’in güneyine saldırarak yaklaşık 1.200 kişiyi öldürmesi ve 251 kişiyi rehin almasıyla başladı.
İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları ise Gazze sağlık yetkililerinin verilerine göre çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 64 binden fazla Filistinlinin ölümüne yol açtı. Gazze sağlık yetkililerinin verileri savaşçılar ile siviller arasında ayrım yapmıyor.
Avrupa Birliği ülkeleri arasında en fazla hastayı kabul eden ülke İtalya oldu; bugüne kadar 187 hasta ülkeye getirildi. İspanya 45, Romanya ise 42 hasta ile İtalya’yı takip etti.
Ancak DSÖ ve sahada çalışan çok sayıda sivil toplum kuruluşu, tahliyelerin sayısının son derece yetersiz olduğunu vurguluyor. DSÖ sözcüsü, “Daha fazla ülke devreye girmeli, ağır hastalığı olan ve acil tedaviye ihtiyacı bulunan Gazze’den gelen hastalara tıbbi destek sağlamalı,” dedi.
İtalya Savunma Bakanlığı’na göre, 13 Ağustos’ta ülke bugüne kadarki “en büyük tahliye operasyonunu” gerçekleştirdi. 31 çocuk ve refakatçileri — toplam yaklaşık 120 kişi — kargo uçaklarıyla İtalya’ya taşındı ve Roma ile Milano’daki hastaneler başta olmak üzere çeşitli sağlık merkezlerine yerleştirildi.
İtalya Dışişleri Bakanlığı, internet sitesinde yayımladığı açıklamada, “Çocukların neredeyse tamamı ampütasyon, ağır yaralanmalar, beyin hasarı, beyin kanaması, lösemi, doğuştan gelen hastalıklar ya da ağır yetersiz beslenmeden muzdarip. Bunların hiçbiri Gazze Şeridi’nde tedavi edilemezdi,” ifadelerini kullandı.
Avrupa’nın en katı göç politikalarından birine sahip olan İtalya, buna rağmen hastalara oturma izni verileceğini, “çocukların ve aile üyelerinin İtalya’nın eğitim ve sağlık sisteminden yararlanarak uyumlu bir entegrasyon ve insanca bir yaşam sürmelerini garanti altına almak” istediklerini açıkladı.
Diğer Avrupa ülkelerinde ise tablo farklı; çoğu ülke katı göç politikalarına sıkı sıkıya bağlı kalmayı tercih ediyor.
‘Siyaset üstü: Sağlık’
Artan eleştirilere rağmen, Avrupa’nın en katı göç politikalarını savunan isimlerden biri olan Danimarka Başbakanı ve Sosyal Demokrat Parti lideri Mette Frederiksen, Gazze’den hasta kabul etme konusundaki tavrını değiştirmedi.
“Şimdi söyleyeceklerim biraz sert gelebilir,” diyen Frederiksen, geçen ay Danimarka’nın TV2 News kanalına yaptığı açıklamada, “Ama geçmişte Danimarka’ya gelen Filistinlilere baktığımızda, elbette içlerinden bazıları entegre olup Danimarkalı oldu. Fakat bu grubun içinde toplumumuz için çok, çok ciddi sonuçlar doğuranlar da var ve biz göç politikamızı değiştirmeyeceğiz,” ifadelerini kullandı.
Almanya ise şu ana kadar yalnızca bir hastayı tedavi etti. Berlin Temsilciler Meclisi üyesi ve merkez sol SPD partisinin içişleri sözcüsü Martin Matz, kısa süre önce hastaya refakat eden kişiler hakkında güvenlik endişelerini gündeme getirdi.
“Elbette güvenlik kaygıları da bu kararlarda rol oynuyor,” diyen Matz, Euronews’e yaptığı açıklamada, “Ne yazık ki Orta Doğu’daki çatışmaların, Berlin’de yaşayan Yahudi toplumu için tekrar tekrar bir güvenlik sorununa dönüştüğüne tanık oluyoruz. Oysa bunun tersi bir durum söz konusu değil,” dedi.
Fransa ve Avusturya’da Gazze’den hasta kabulü tartışması
Dünya Sağlık Örgütü’ne (DSÖ) göre Fransa bugüne kadar 27 hastayı tedavi etti.
Ancak Paris yönetimi, Temmuz ayında ülkeye gelen ve sosyal medyada antisemitik paylaşımlar yaptığı öne sürülen bir Filistinli öğrenci hakkındaki soruşturma tamamlanana kadar Gazze’den hasta kabul etme politikasını askıya aldı.
Fransa Dijital İşler Bakanı Jean-Noel Barrot, geçen ay France Info radyosuna yaptığı açıklamada, “Bu soruşturmadan çıkarımlar yapılmadan hiçbir tahliye gerçekleşmeyecek,” dedi.
Avusturya ise şimdiye kadar hiçbir hasta kabul etmedi.
Yetkililer, Gazze’den ayrılmanın ağır hasta olanlar için bile tahliyelerin bürokratik yükü nedeniyle neredeyse imkânsız olduğunu savunuyor.
Her hasta, -eğer çocuksa yanındaki refakatçisiyle birlikte- İsrail güvenlik makamlarının güvenlik taramasından geçmek zorunda.
Savaş öncesinde her yıl yaklaşık 20 bin hasta, üçte biri çocuk olmak üzere, sağlık hizmeti için Gazze’den çıkış izni almak üzere İsrail’e başvuruyordu.
Çoğu hasta sınırdan defalarca geçmek zorunda kalıyordu. DSÖ’ye göre, İsrail 2022’de bu başvuruların yaklaşık %63’ünü onayladı.
Gazze’deki sağlık sistemi ise 16 yıldır süren İsrail öncülüğündeki abluka ve tekrar eden çatışmalar nedeniyle zaten ciddi biçimde zorlanıyordu.
DSÖ sözcüsü, “Üye devletlere sağlığı siyasetin üstünde tutmaları çağrısında bulunuyoruz. Bu bir hayır işi değil, ortak bir sorumluluktur… Her çocuk bakım, onur ve sağlıklı bir geleceği hak eder,” ifadelerini kullandı.
Today