...

Logo Pasino du Havre - Casino-Hôtel - Spa
in partnership with
Logo Nextory

AB'den ret alan sığınmacılar: BM, Afganistan'ın geri dönüşe uygun olmadığını belirtti

• Nov 19, 2025, 11:38 AM
5 min de lecture
1

BM’nin üst düzey bir yetkilisi, Euronews’e yaptığı açıklamada Afganistan’ın geri dönen mültecileri yerel topluluklarına entegre edecek kapasiteye sahip olmadığını söyledi. Bu durum, AB ülkelerinin Afgan sığınmacıları geri göndermenin yollarını aradığı bir döneme denk geliyor.

BM Kalkınma Programı’nın (UNDP) raporuna göre, yurtdışında yaşayan yaklaşık 4,5 milyon Afgan ülkesine dönüyor. Ancak ülkenin ağır koşulları ve uluslararası yardıma erişimin yaygın şekilde kısıtlı olması, yurtdışından dönen Afganların yeniden entegrasyonunu son derece zorlaştırıyor.

Afganistan’ın karşı karşıya olduğu sorunlar arasında derin yoksulluk, sert iklim koşulları, son depremlerin yarattığı yıkım ve Taliban’ın özellikle kadınlar ve kız çocuklarını etkileyen insan hakları ve günlük yaşama yönelik ağır kısıtlamaları bulunuyor.

Ülkenin bu kapasite eksikliği, AB üyesi birçok ülkede düzensiz şekilde kalan Afganları sınır dışı etmeye yönelik girişimlerin önünde ciddi bir engel oluşturuyor.

UNDP Asya-Pasifik Direktörü Kanni Wignaraja, sahadaki durumun kitlesel geri gönderme veya toplu sınır dışı etme fikirlerini gerçekçi olmaktan uzaklaştırdığını söyledi.

Euronews’e konuşan Wignaraja, “Afganistan’a geri dönme çağrıları ile Afgan topluluklarının geri dönen insanları içine alabilme kapasitesi arasında bir kopukluk var,” ifadelerini kullandı.

Buna rağmen Brüksel, 20 Avrupa ülkesinin ret alan Afgan sığınmacıları geri gönderme yönündeki baskısının ardından, AB’nin resmen tanımadığı Taliban yönetimiyle ön görüşmelere başladı.

AB Sığınma Ajansı’nın (EASO) son verilerine göre, Haziran–Ağustos 2025 döneminde Afgan sığınmacıların yüzde 63’ü AB ve EFTA ülkelerinde mülteci statüsü aldı; ancak kabul oranları ülkeden ülkeye büyük farklılıklar gösterdi.

EASO’nun verileri, Afganlara en sık verilen koruma türü olan ulusal koruma statülerini ve başvurusu reddedildikten sonra yargıya taşınan itiraz süreçlerini kapsamıyor.

Dünyanın en yoksul ülkeleri arasında

Yaklaşık 44 milyon nüfusa sahip Afganistan, dünyanın en yoksul ülkeleri arasında yer alıyor. Ayarlanmış Çok Boyutlu Yoksulluk Endeksi’nin son verilerine göre nüfusun yaklaşık üçte ikisi yoksulluk sınırının altında yaşıyor.

Euronews’e yaptığı açıklamada şu anda ülkesine dönen Afganların çoğunlukla İran ve Pakistan’dan zorla ya da gönüllü olarak geri geldiğini söyleyen Wignaraja, “Nüfusun neredeyse yüzde 10’u hiçbir varlık getirmeden geri dönüyor. Yanlarında neredeyse hiçbir şeyleri yok. Üzerlerindeki kıyafetlerden başka taşıdıkları tek şey borç,” diye konuştu.

Wignaraja şöyle devam etti:

“Geri dönenlerin iş bulması çok zor. Geldiklerinde evleri yok, temel sağlık ve eğitim hizmetlerine erişimleri yok. Ve en önemlisi, kız çocukları altıncı sınıftan sonra okula devam edemiyor, kadınlar ise çalışacak iş bulamıyor.”

Temel ihtiyaçlarını karşılamanın zorluklarına ek olarak, uluslararası yardım Afgan topluluklarına dönenlere neredeyse hiç ulaşmıyor.

Wignaraja, “Dönenlerin yerleştiği yerel topluluklara uluslararası yardımı görüp görmediklerini sorduğumuzda, UNDP’ye yanıt verenlerin yaklaşık yüzde 76’sı ‘hayır’ dedi," diye konuştu.

Kadınlar için daha iyisini talep etmek

Taliban’ın 2021’de yeniden iktidara gelmesinden bu yana Afgan kadın ve kız çocukları haklarından mahrum bırakıldı. Temel eğitim dışında tüm eğitim kademelerinden ve neredeyse tüm iş kollarından uzaklaştırıldılar; kamusal hayata katılımları ve hareket özgürlükleri ise son derece katı kurallarla sınırlandı.

Wignaraja, AB’nin Taliban’la diyalog arayışında olsa bile, Afgan kadın ve kız çocuklarının özgürlüklerinin ve haklarının, geri dönüş görüşmelerinde en üst düzey müzakere başlığı olması gerektiğini söyledi.

UNDP direktörü şöyle konuştu:

“Geri dönen kadın, erkek, kız, erkek çocuk herkesin asgari düzeyde onurlu bir yaşam ve refah hakkına sahip olması gerekiyor. Ama özellikle Afgan kadınları ve kızlarının eğitim ve çalışma haklarına kavuşması gerekir.”

“Ve bence uluslararası yardımlarla geri dönüş sürecini desteklerken bakılması gereken en büyük meselelerden biri de bu.”