Dünya İslam Birliği Genel Sekreteri nefret ve savaşla mücadele için kültürler arası diyalog çağrısında bulundu

Euronews'e mülakat veren Şeyh Dr. Muhammed Abdülkerim el-İsa, 7 Ekim 2024'te Hamas'ın İsrail'in güneyine düzenlediği ve 1.200 İsraillinin ölümüne yol açan saldırının ardından on binlerce Filistinlinin hayatını kaybettiği Gazze'de aylardır devam eden savaşı kınadı.
Çağrı
Dr. Muhammed el-Issa, ötekine açık olmanın halklar ve kültürler arasındaki engelleri ortadan kaldırabileceği mesajını vermek istedi.
Şeyh çağrısında, İslamofobi, antisemitizm ve her türlü nefretle mücadele etmenin tek yolu olarak kültürler ve medeniyetler arasında diyalog ihtiyacına odaklandı.
Dünya İslam Birliği 1962 yılında Suudi Arabistan'da doğdu. Suudi Arabistan ve özel bağışçılar tarafından finanse edilen örgüt, kendisini halklar arasında hoşgörü ve dostluğu savunan İslami bir kuruluş olarak tanımlıyor.
Savaş
Ortadoğu'daki çatışmalara da değinen Şeyh, Gazze'de aylardır devam eden ve on binlerce insanın ölümüne neden olan savaşı şiddetle kınadı. Uluslararası toplumu bu durum karşısında sağlam bir duruş sergilemeye çağırdı.
"Elbette Gazze'de yaşananlar bir trajedidir ve gerçekte soykırım değilse bile soykırıma benzemektedir. Gazze'de yaşananlar insanlığın vicdanını sarsmıştır. Gazze'de yaşananlar uluslararası hukuku ve insani hukuku ihlal etmektedir," dedi.
Yaşananların vahametine rağmen Genel Sekreter, Gazze'nin bir gün gücünü yeniden kazanacağına ve kendi ifadesiyle bu trajedinin bölmek yerine birleştireceğine dair iyimserliğini dile getirdi.
Her şeyden önce diyalog
Savaşların ve krizlerin etkisiyle sarsılan bir dünyada Şeyh, halklar ve kültürler arasında uzlaşmanın sağlanmasında diyaloğun gücünü ve hem Avrupa'da hem de küresel ölçekte nefret ve ötekinin reddedilmesiyle mücadelede anahtar kelime olduğunu vurguladı.
"Nefretin şekli ne olursa olsun, her türlü nefret yöntemine karşıyız. Dini tercihlerinden dolayı dinlerin takipçilerine karşı düşmanlığa karşıyız, ama aynı zamanda etnik, kültürel ya da bu düşmanlık ve nefretin yöntemi ne olursa olsun diğer tüm düşmanlıklara da karşıyız."
Dünya İslam Birliği Genel Sekreteri, İslam'ın siyasi amaçlar için kullanılmasına karşı bir duruş sergileyerek, dinin siyasi gündemlere hizmet etmek için istismar edilmemesi gerektiğini söyledi.
Daha önce ülkesi Suudi Arabistan'da Adalet Bakanı olarak görev yapmış olan Şeyh el-İsa, halkları ve kültürleri uzlaştırmanın tek yolunun diyalog olduğunu tekrarladı.
Avrupa'daki Müslüman azınlık
Bir arada yaşama konusunda ise Şeyh, Avrupa'daki Müslüman azınlıklara önemli bir mesaj vererek onları sosyal dokunun bir parçası olmaya çağırdı ve dini inançları ile içinde yaşadıkları toplumlara karşı görevleriyle çelişen hiçbir şey olmadığını vurguladı.
"Elbette onlara tavsiyem, dini kimliklerini temsil eden İslami çalışmalarda bulunmaları ve aynı zamanda ulusal kimliklerini temsil eden ulusal çalışmalarda bulunmalarıdır (...) çünkü dünyadaki tüm medeni anayasalar hiçbir dinin dini kimliğinin özünü etkilemez ve bu nedenle dini kimlik ile ulusal kimlik arasında hiçbir çatışma yoktur."
Röportajın tamamını Perşembe günü yayınlanan Europe Conversation programında izleyebilirsiniz.
Today