Sanatçı örgütleri: 'Yapay Zeka Yasası sanatçıları korumak için yeterli değil'

Avrupa Yapay Zeka Yasası yürürlüğe girerken, sanatçıları temsil eden gruplar, teknolojinin giderek daha fazla egemen olduğu yaratıcı dünyada hala düzeltilmesi gereken birçok boşluk olduğunu söylüyor.
Bu kuruluşlar, yapay zekayı küresel çapta düzenleyen ilk kapsamlı mevzuat olması nedeniyle övgü toplayan Yapay Zeka Yasası'nın aslında sorunlarla dolu olduğunu savunuyor.
Avrupa Besteci ve Söz Yazarı Birliği (ECSA) ve Avrupa Yazarlar ve Besteciler Dernekleri Grubu (GESAC) gibi organizasyonlar, bu mevzuatların eserleri üretken yapay zeka modellerini eğitmek için kullanılan müzisyenleri korumakta başarısız olduğunu savunuyor.
Uzmanlar, teknoloji şirketlerinin yapay zeka modellerini eğitmek için müziklerini, kitaplarını, filmlerini ve diğer sanat eserlerini kullandıklarında, itiraz etmek veya telif almak için net bir yönteme sahip olmayan sanatçıların çalışmalarının sürekli risk altında olduğunu söylüyor.
ECSA Genel Sekreteri Marc du Moulin, Euronews Next'e yaptığı açıklamada, "Üyelerimizin çalışmaları şeffaflık, rıza ve telif olmadan kullanılmamalı ve Yapay Zeka Yasası'nın uygulanmasının bize bunu sağlamadığını görüyoruz," dedi.
'Arabayı atın önüne koymak'
Avrupa Birliği'nin yürütme organı Avrupa Komisyonu'nun açıklamasında, Yapay Zeka Yasası'nın amacının teknolojinin "güvenli, şeffaf, izlenebilir, ayrımcı olmayan ve çevre dostu" kalmasını sağlamak olduğu belirtiliyor.
Yasa, yapay zeka şirketlerini dört risk düzeyine göre derecelendiriyor: asgari, sınırlı, yüksek veya kabul edilemez. Manipülatif olan veya bireyleri davranışlarına veya ekonomik durumlarına göre sıraladıkları sosyal puanlama yapan yapay zekalar gibi kabul edilemez aralıkta olanlar zaten yasaklanmış durumda.
Komisyon, çoğu üretken yapay zeka aracının minimum risk kategorisine girdiğini söylüyor. Bu teknolojilerin sahiplerinin, şirketlerin yapay zekalarını eğitmek için kullandıkları telif hakkıyla korunan verilerin özetlerini yayınlamak gibi bazı gereklilikleri var.
Du Moulin, AB'nin telif hakkı yasaları kapsamında, bir içerik oluşturucu "haklarını saklı tutmadığı" sürece, şirketlerin yapay zekanın eğitiminde yaptıkları gibi metin ve veri madenciliği için telif hakkıyla korunan materyalleri kullanmalarına izin verildiğini söyledi.
Du Moulin, bir sanatçının çalışmalarının yapay zeka şirketleriyle paylaşılmasını nasıl engelleyebileceğinin belirsiz olduğunu aktardı.
"Tüm bu olay, arabayı atın önüne koymaktır. Nasıl vazgeçeceğinizi bilmiyorsunuz ve eseriniz çoktan kullanılmış."
Yapay zeka şirketleri için gönüllülülük esasına dayanan AB'nin Genel Amaçlı Yapay Zeka Uygulama Kuralları (GPAI), sağlayıcılardan bir telif hakkı politikası taahhüt etmelerini, herhangi bir hak ihlalini önlemek için önlemler almalarını ve şikayetleri almak ve işlemek için bir yer belirlemelerini istiyor.
Şimdiye kadar bunu imzalayanlar arasında Amazon, Google, Microsoft ve OpenAI gibi büyük teknoloji ve yapay zeka şirketleri yer alıyor.
Komisyon ne diyor?
Yapay Zeka Yasası kapsamındaki ek şeffaflık gereklilikleri, sanatçılara materyallerini kimin ve ne zaman kullandığı konusunda netlik kazandırıyor. Ancak Du Moulin, yapay zeka modellerini eğitmek için halihazırda kullanılmış olan çalışmalar için herhangi bir ödeme talep etmeyi zorlaştırdığını da sözlerine ekledi.
Du Moulin, "Yapay Zeka Yasası bazı iyi yasal sonuçlara sahip olsa bile, yalnızca gelecek için çalışıyor, geriye dönük olmayacak", dedi.
"Yani halihazırda kazınmış olan her şey, hiçbir ödeme yapmamış üretken yapay zeka sağlayıcıları için bedava bir öğle yemeği."
GESAC'ın genel müdürü Adriana Moscono, bazı üyelerinin içerikleri için lisans almak üzere bireysel yapay zeka şirketlerine mektup ve e-posta göndererek buna izin vermemeyi denediklerini ancak başarılı olamadıklarını söyledi.
Euronews Next'e konuşan Moscono, "Cevap gelmedi. Telif haklarına saygı gösterme ve lisans alma ihtiyacının tanınması kesinlikle reddedildi. Bu yüzden lütfen, Avrupa Komisyonu, lisanslamayı teşvik edin," dedi.
Komisyon sözcüsü Thomas Regnier ise Euronews Next'e yaptığı açıklamada, yapay zeka sağlayıcılarının metin ve veri madenciliği yaptıklarında hak sahiplerine saygı göstermeleri gerektiğini ve eğer ihlaller varsa, bunu özel olarak çözebileceklerini aktardı.
Regnier, Yapay Zeka Yasası'nın "mevcut AB telif hakkı yasalarını hiçbir şekilde etkilemediğini" de sözlerine ekledi.
Grupların talebi
Du Moulin ve Moscono, Komisyon'dan yasada yer alan telif hakkı koruması ve kullanılmış içerikleri çıkarmaya ilişkin kuralları acilen netleştirmesini istiyor.
Moscono, "Uygulama kuralları, şablon ve kılavuz ilkeler, durumumuzu iyileştirmek için bize herhangi bir yetki sağlamıyor," dedi.
"Yapay Zeka Yasası'nın düzgün bir şekilde uygulanmasını. garanti etmiyorlar."
Savunucular, Komisyon'un yapay zeka şirketlerinin ilgili sanatçı gruplarıyla toplu lisans görüşmeleri yapmasını da zorunlu kılabileceğini aktardı.
Almanya Müzikal İcra ve Mekanik Çoğaltım Hakları Derneği (GEMA), ChatGPT'nin ana şirketi OpenAI ve bir yapay zeka müzik oluşturma uygulaması olan Suno AI şirketlerine karşı iki telif hakkı davası açtı.
Du Moulin, yasa ile doğrudan ilgili olmasa da, kararın şirketlerin telif hakkı yasalarına ne ölçüde bağlı olabileceğini belirleyebileceğini söylüyor.
Du Moulin, Komisyon ve AB'nin yüksek mahkemesi olan Avrupa Adalet Divanı'nın da 2019 yılında çıkarılan telif hakkı mevzuatındaki metin ve veri madenciliği muafiyetini gözden geçireceklerinin sinyalini verdiklerini dile getirdi.
Yeni yapay zeka şirketleri, 2026 yılına kadar Yapay Zeka Yasası'nın düzenlemelerine uygun olduklarından emin olmak zorunda. Bu süre, halihazırda AB'de faaliyet gösteren şirketler için 2027 yılına kadar uzuyor.
Yesterday