Sahte bilim ve makale fabrikaları alarmı: 'Akademi dünyası zehirleniyor'
Northwestern Üniversitesi tarafından yürütülen ve hakemli bilimsel dergi PNAS'ta dergisinde yayımlanan yeni bir araştırma, bilimsel sahteciliğin artık bireysel bir hata olmaktan çıkıp, uluslararası çapta faaliyet gösteren organize suç ağlarına dönüştüğünü doğruluyor.
Araştırma, "makale fabrikaları" (paper mills) olarak adlandırılan yapıların, aracı kurumlar ve ele geçirilmiş akademik dergilerle iş birliği yaparak devasa bir sahtecilik ağı kurduğunu gösteriyor.
Bu ağlar sadece uydurma veriler üretmekle kalmıyor, aynı zamanda akademik dünyada yükselmek isteyen kişilere para karşılığında yazarlık, atıf ve garantili yayın satıyor.
Profesör Luís A. N. Amaral durumu şöyle özetliyor:
"Bu ağlar aslında bilimsel süreci taklit eden kriminal organizasyonlar. Bu işin içinde milyonlarca dolar dönüyor. İnsanlar ilk yazarlık için binlerce dolar ödeyebiliyor."
Sahteciliğin 4 temel stratejisi
Bilim insanları, bu suç ağlarının akademik sistemi manipüle etmek için kullandığı dört ana yöntemi belirledi:
Kolektif İşbirliği: Bir grup araştırmacının, birbirlerinin uydurma makalelerine onay vererek veya atıf yaparak sistemi içeriden kuşatması.
Aracı kurumlar: Yazar olmak isteyen akademisyenler ile yozlaşmış dergi editörlerini buluşturan gizli "broker" ağları.
Dergi gaspı: Yayın hayatı sona ermiş saygın dergilerin web alan adlarını satın alarak, bu dergilerin adıyla sahte makaleler yayımlamak. (Örneğin; İngiltere'deki bir hemşirelik dergisinin adıyla alakasız binlerce makale yayımlanması).
Hassas alanlara sızma: Denetimin daha zayıf olduğu veya çok hızlı yayın yapılan teknik alt dalların hedef alınması.
'Sistem kökten değişmeli'
Çalışmanın yazarları, sahte bilimsel yayınların artış hızının, gerçek ve meşru yayınların artış hızını geçtiği konusunda da uyarıyor. Eğer önlem alınmazsa, bilimsel literatürün tamamen "zehirleneceği" ve toplumun bilime olan güveninin telafi edilemez şekilde sarsılacağı vurgulanıyor.
Araştırmacı Reese Richardson, halihazırdaki sahtecilikle başa çıkılamazken, üretken yapay zeka teknolojisinin bu süreci çok daha tehlikeli hale getireceğine dikkat çekiyor:
"Bugünkü sahtecilikle baş edemezsek, yapay zekanın üreteceği kusursuz görünümlü uydurma makalelerle hiç baş edemeyiz. Gelecekte neyin bilimsel gerçek olduğunu ayırt edemez hale gelebiliriz."
Bilim insanları, bu tehditle mücadele etmek için akademik teşvik sisteminin (yayın sayısına dayalı performans ölçümü gibi) kökten değiştirilmesi, editörlük süreçlerinin çok daha sıkı denetlenmesi ve sahteciliği tespit eden otomatik tarama sistemlerinin yaygınlaştırılması gerektiğini savunuyor.
Today